Prison Break 3. Sezon Bölüm Özetleri (1 ile 8. Bölümlerin Özetleri)

0
Advertisement

Efsane dizi Prison Break’in 3, Sezonun bölümlerinin özetlerini oku. Prison Break 3. Sezon 1 ile 8. bölümlere kadar olan bölümlerin özetleri.

Prison Break 3. Sezon

3. Sezon 1. Bölüm: Orientación

Lüks otellerden birinde, güzel ve duygusuz bir kadın, yüzündeki yara izini makyajla elinden geldiğince kapamaya çalışmaktadır.

Lincoln, Michael’ı serbest bıraktırmak için Amerikan Konsolosluğu’na gider ama konsolos vekili ona yardım edemez. Vekil, Lincoln’a Sona’nın tüm hapishanelerin en kötüsü olduğunu, sadece en azılı suçluluların oraya konduğunu söyler. Hükümetin karışmadığı Sona’dan sağ çıkan yoktur. Michael’ın Sona’ya girer girmez tanık olduğu ve mahkûmlardan birinin ölümüyle sonuçlanan kanlı dövüş bunun kanıtıdır. Bellick aşağılanır ve yerdeki çamurlu suyu içmeye zorlanır. Sapo adındaki mahkûmla kader ortaklığı eder. Michael’ın karşısına dikilen Mahone, ondan yardım ister. Mahone’un mahkemede ona tanıklık ettirmek için Michael’ın sağ kalmasına ihtiyacı vardır. Michael bunu bildiğinden Mahone’u geri çevirir.

Lincoln, konsolosluğa gittiğinde Ajan Kim’in vurulduğu suç mahallindeki çantanın kaybolduğunu öğrenir. Michael ertesi gün daha güvenli bir cezaevine nakledilecek ve bir aya kalmadan mahkemeye çıkarılacaktır. Lincoln, Sona’ya gider ve orada Sophia adında yas tutan bir dul kadın görür. Tel örgünün önünden ayrılmayan Sophia, kocasına ne olduğunu öğrenmek istemektedir. Lincoln, ziyaret ettiği Michael’a iyi haberleri verir. Michael, Sara’yı bulacağı konusunda Linc’e söz verdirir. Aynı akşam Michael, mahkûmların reisi Lechero tarafından hapishaneye intibak turuna çıkmaya zorlanır. Lechero, Michael’ın namını duymuştur ve ona cezaevinin kurallarını anlatır. Mahone da oradadır ve elleri titremektedir. Hapishaneye yeni gelmiş mahkûmlardan birinin korkudan altını ıslatması üzerine deliye dönen Lechero, Michael’ın araya girmesiyle birden tekrar sakinleşir. Eskiden şiddetli davranışlarını kontrol edemediğini ama şimdi meditasyon sayesinde parmağını tetikten çekebildiğini söyler. Yeni gelenleri kovan Lechero, Michael’ın şöhreti yüzünden başlarına dert açabileceğini, diğer mahkûmları kendi tarafına çekebileceğini düşünür.

prison break

Bellick ve Sapo’ya tuvaletler temizlettirilirken, sahneye T-Bag çıkar. T-Bag’i tutan CIA ajanı Pike, Michael’ı ziyarete gelir ve ona avukatı olmayı teklif eder. Söylediğine göre iyi bağlantıları vardır. Michael onu dinlemez ve döner gider. İçeride rastladığı Bellick, firar etmek için Michael’dan yardım ister. Tek yol tünel kazmaktır ama Sapo zemindeki kumun çok yumuşak olduğunu söyler. Tünelin çökme riski vardır. Sapo daha sonra parmaklıklardaki bir aralıktan kaçar ve firar ederken nöbetçiler tarafından vurularak öldürülür.

Advertisement

Michael, World isimli mahkûmun uyuşturucularını çalmakla suçlanır. Uyuşturucu, Michael’ın şiltesinin altında bulunmuştur. World öfkelenir ve Michael’dan bunun öcünü almaya yemin eder. Aslında Michael’ı Lechero tuzağa düşürmüştür. Sara’yı arayan Linc morga gider. Ama Sara’yı en son gördüğü yerin yakınlarındaki gölden çıkarılan ceset, Sara’ya ait değildir. Linc’e L.J.’den telefon gelir. L.J. Panama’dadır ve Sara’yla görüşmüştür. Babasına saat 20:30’da Garfield Price binasındaki restoranda kendisiyle buluşmasını söylerken telefon kesilir. Bellick, kendisi için küçük bir işi hallederse ona yiyecek verebileceğini söyleyen gizemli Whistler’la iş birliği yapar.

World, Michael’a meydan okur ve onunla dövüşmek istediğini söyler. Lechero’ya göre Michael hapishanenin kurallarına uymak ve dövüşü kabul etmek zorundadır. Mahkûmların birbirleriyle dertleri burada bu şekilde çözümlenmektedir. Dövüşü seyredecek kalabalık toplanırken mahkûmlardan birinin içeceği, Lechero’nun ayağına dökülür. T-Bag, o gün payına düşmüş bir bardak suyla Lechero’nun ayağını temizlemeye çalışarak onun gözüne girmeye çalışır. Dövüş başlamak üzeredir. Michael’ın yanına yaklaşan Bellick, Whistler’dan almış olduğu notlardan birini Michael’ın cebine sıkıştırır. Diğer notu da World’ün cebine sokacaktır. Silahsız, yumruk yumruğa ve ölümüne dövüş nihayet başlar. Seyircilerden biri, World’e bir şiş fırlatır. World, Michael’ı tam sırtından bıçaklayacakken araya giren Mahone tarafından boynu kırılarak öldürülür. Lechero çılgına dönmüştür. Ama Mahone, kuralları hatırlatır ve World’un elindeki şişle şike yaptığına dikkat çeker. Mahkûmların da Mahone ile aynı fikirde olduklarını gören Lechero sesini çıkaramaz.

O sırada Lincoln, L.J. ve Sara ile buluşmaya çalışmaktadır. Buluşmanın gerçekleşeceği seçkin restoranın kapısından içeri ceketi olmadığı için alınmaz. Rüşvet vererek garsonlardan birinin ceketini alan Lincoln içeri girer. Restoranda Lincoln’a yaklaşan kişi, yaralı yüzlü güzel kadındır. Flört ettiği Lincoln’dan yüz bulamayan kadın, nihayet Lincoln’ı tanıdığını açığa vurur. Oraya Michael’dan bahsetmeye gelmiştir ve Lincoln’a bir cep telefonu uzatır. Hapishanede ölenlerin cesetleri dışarı çıkarılmaktadır. Yas tutan dul Sophia teselli bulamaz bir haldedir. Ama nöbetçiler uzaklaştığı an tavırları değişir. Cesetlerin ceplerini arar ve World’ün cebinde “Versailles 1989, V. Madrid” yazılı notu bulunca gülümser. Whistler, duvardaki küçük bir çatlaktan sızan ışığa doğru bakıp dua ederken Michael da kendi cebinde o notun aynısını bulur.

Linc hapishaneye gelir ve Michael’a nakil işleminin askıya alındığını, Michael’ın Whistler adındaki birini hapisten kaçırması gerektiğini söyler. Michael’a uzattığı cep telefonundaki videoda dayak yemiş ve ağzı burnu kan içinde kalmış L.J., Sara’yla birlikte kaçırıldıklarından bahsetmektedir. Babasından onları kaçıranların isteklerini yerine getirmesini rica etmektedir. Linc’in dediğine göre, Michael’ın Whistler’ı hapisten kaçırmak için bir haftası vardır. Aksi takdirde L.J. de Sara da ölecektir

3. Sezon 2. Bölüm: Fire/Water

Michael, payına düşen günlük suyu aldıktan sonra genç mahkûm McGrady’ye Whistler diye birini duyup duymadığını sorar. McGrady ona Whistler’ın Panama City belediye başkanının oğlunu öldürdüğünü söyler. Avluda aç bir mahkûmla Lechero’nun kabadayısı Sammy arasında bir kavga çıkar. Arbede sırasında su varili devrilir. Lechero, mahkûmlara su sözü verir ama bu su nereden gelecektir? Mahkûmlar, ona karşı yavaş yavaş cephe almaya başlarlar. Michael, dili damağı kurumuş Bellick’e rüşvet olarak su verir ve cebine koyduğu notun nereden geldiğini ona söylettirmeye çalışır. Daha sonra Whistler’ı bulmak üzere lağıma iner ve onu bu hapishaneden kaçıracağını söyler. Whistler, Michael’ın kime çalıştığını ve ondan ne istediklerini öğrenmeyi talep etmektedir. Michael’ın lağıma indiğini Mahone’dan başka gören olmamıştır. Lincoln, oğlunu ve Sara’yı kaçıran Susan B. Anthony adındaki güzel kadınla buluşmaya gider. L.J.’ye ve Sara’ya bir zarar verdiği takdirde onun değil ailesinin peşine düşeceğini söyleyerek Susan’ı tehdit eder.

McGrady, belediye başkanının Lechero vasıtasıyla verdiği sözden Mahone’a bahseder. Buna göre Whistler’ı öldürecek mahkûm, dost bir yargıç karşısında mahkemeye çıkarılacaktır. Mahone, Whistler’ı öldürmek üzere lağıma iner. Bellick’i ziyaret eden Sucre, ona silah çeker. Niyeti, Maricruz’un yerini öğrenmektir. Tam tetiği çekeceği sırada Bellick, Sucre’yi kandırdığını itiraf eder. Maricruz’un nerede olduğundan haberi yoktur. Sucre, yardım dilenen Bellick’e kulak asmadan çeker gider.

Advertisement

Michael, onu ziyarete gelen Lincoln’a gizemli notu verir ve ondan konuyu araştırmasını ister. Michael’a biraz da para bırakıp ayrılan Linc, daha sonra Sucre’yle karşılaşır ve ondan yardım ister.Sucre, Maricruz’un yerini öğrenmiştir ve Chicago’ya onu görmeye gitmek üzeredir. Bindiği otobüsün arkasındaki Versailles Bankası reklamı, Lincoln’ın dikkatini çeker. Michael’ın verdiği gizemli notta da “Versailles 1989 V. Madrid” yazmaktadır. Bu arada kendi elindeki notu okurken gördüğümüz Sofia, bir taksiye atlar ve Versailles Bankası’nın yolunu tutar. Bellick, T-Bag aracılığıyla Lechero’nun huzuruna çıkmak ister. Amacı, Whistler’ı satarak bu zahmeti karşılığında üstüne başına kıyafet edinmektir. T-Bag, bu bilginin ulaştırılmasına önayak olduğu için Lechero’nun takdirini kazanır.

Michael, Lechero’nun adamlarından ikisinin lağıma indiklerini görür ve arkalarından gider. Mahone’u Whistler’ı öldürmek üzereyken yakalarlar. Mahone tökezler ve Whistler karanlıkta izini kaybettirir. Mahone onu takip eder. Whistler’ı ele geçirmek isteyen mahkûmlar yüzünden daha fazla ilerleyemeyen Michael’ın avluya dönmekten başka seçeneği kalmamıştır. Lechero karşıtı gösteriler artarak devam ederken, Michael McGrady’den para karşılığı hücresine alkol, kibrit, ip ve naylon torba getirmesini ister. Sofia, bankada (notta V. Madrid olarak geçen) Vera Madrid’le görüşür ve ona James Whistler’ın kız arkadaşı olduğunu söyler. Vera’nın, Whistler’ın kiralık kasasından Sofia’ya ne getirdiğini görmeyiz.

Sofia’yı banka çıkışında yakalayan Lincoln, bankadan aldığı şeyi ondan çalar: Bu, cebe sığacak boyutlarda bir kuş ansiklopedisidir ve her yanına gelişigüzel biçimde karalanmış sayılar vardır. Ajan Pike, onları arabasından izlemektedir. Sucre, Maricruz’u arar ve ona eve dönmeyeceğini bildirir. Maricruz için bir yük olacağına inanan Sucre, onu da mahvetmek istememektedir. Lincoln’la buluşan Susan, ona Sofia’dan uzak durmasını söyler ve kitabı talep eder. Lincoln, ona aynı kitabın içine sayılar karalanmamış bir kopyasını verir.

Mahone, Whistler’ı yer yüzüne çıkarmaya çalışırken Michael da ayak üstü hazırladığı yangın bombasını lağımdaki bir pompa odasına sarkıtır. Bombanın tam da Whistler avluya çıkarıldığı sırada patlaması üzerine, avluya tüm musluklardan su fışkırır. Lechero, zedelenen itibarına yeniden kavuşmuştur. Michael’a borçlandığı için, Mahone’a Whistler’ı bırakmasını söyler. Whistler, artık Michael’ın gözetimi altındadır. Ama Michael’ın cezaevinden nasıl kaçacaklarına dair hâlâ hiçbir fikri yoktur.

3. Sezon 3. Bölüm: Call Waiting

Michael, bir dizi çıkmazla karşılaşır ve Whistler hakkında daha çok şey öğrenir. Lincoln, Sara’yı ve L.J.’yi kurtarmaya çalışır.

Para arayışı içinde Lincoln’a gelen Sucre, Sara’yı ve L.J.’yi bulmaya çalışan Linc’e yardım etmeyi reddeder. Michael, Lechero’nun kendisiyle herhangi bir ateşkese yanaşmayacağını fark etmiştir. Lincoln, Michael’ın ziyaretine gelir ve ona Sara’yla L.J.’in fotoğraflarını gösterir. Fotoğrafta Sara’nın parmağı, gazetedeki “Santa Rita” kelimelerini işaret etmektedir. “Santa Rita”nın şu an tutuldukları yer olması ihtimali var mıdır? Linc, Michael’ın Sara’yla konuşana ve onun iyi olduğundan emin olana dek Whistler konusunda yardım etmeyeceğini Susan’a söyler. Susan konuşma talebini reddeder. Michael, Sona’da tek bir telefon olduğunu öğrenir ve o telefon da Lechero’dadır.

Mahkemenin kendisine atadığı avukatla görüşen Mahone, duruşmasının gelecek yıl yapılacağını öğrenir. Michael’ın Mahone’u tuzağa düşürdüğü yönünde ifade vermesi yeterli olmayacaktır: Bir mahkûmun bir diğerinin suçunu üstlenmesi yeni bir şey değildir. Elinin kolunun bağlı olduğunu gören Mahone, avukattan hiç değilse ilacını getirmesini ister. Onun bir uyuşturucu bağımlısı olduğunu düşünen avukat, Mahone’u yüz üstü bırakır gider. Mahone, herhangi bir uyuşturucu bulabilmek için hapishanedeki diğer mahkûmlara başvurmak zorunda kalacaktır. Ama daha önce, Michael’ın koşulsuz olarak kendi tarafında olmadığını fark eden Whistler, Mahone’le ittifak kurmaya çalışır. Whistler, ziyaretine gelen Sofia’yla duygusal anlar yaşar. Sofia, ona kitabını Scofield’ın ağabeyine kaptırdığından bahseder. Kafasında bulmacanın parçalarını birleştiren Whistler, kitabı Lincoln’ın tutmasında bir sakınca görmediğini söyler. Sofia, kitabın neresinin bu kadar önemli olduğunu bilmemektedir. Whistler’dan bunun cevabını alamadığı için hayal kırıklığına uğrar. Neler olup bittiğini bilmezse, Whistler’a nasıl yardım edebilecektir? Çıkarken ziyaretçi defterinde daha önce Michael’ı ziyarete gelen Lincoln’ın adresini görür.

Lechero, dışarıdaki işlerinin eskisinden ağır yürüdüğünü öğrenir. Payına düşen para bu sefer az gelmiştir ve adamlarının gözünde itibarını yitirmektedir. Kuzeni her şeyin yolunda olduğunu söylese de Lechero sorunun hapishanenin içinden kaynaklanabileceği kanısındadır. Sucre daha önce satın aldığı silahı satarak parasıyla tekila alır ve sızana kadar içer.

Lechero’nun cep telefonuna ulaşmaya çalışan Michael, T-Bag’e şantaj yapar. T-Bag, şarj aletinin fişini çeker ve böylece Lechero’nun gün ortasında telefonunu şarjda bırakmasını sağlar. Lechero dışarı çıktığında da telefonu Michael’a ulaştırır. Michael’ın 30 dakikadan az zamanı vardır. Telefon tekrar şarja takılmazsa ikisinin de öleceği kesindir. Linc, Susan’a sert çıkarak Sara’nın derhal telefon başına getirilmesini talep eder. Şifreli konuşan Sara, üstü örtülü biçimde “Santa Rita”nın aslında nafile çabaların azizesi St. Rita anlamına geldiğini söyler. Sara, Santa Rita’da falan değildir. Bulunduğu yerden St. Rita’yı görebilmektedir.

Michael, T-Bag’in de yardımıyla, Lechero dönmeden telefonu ucu ucuna şarj cihazına yetiştirir. Ancak telefon cihaza tam oturmamıştır. Lechero, bir şeyler döndüğünü anlar. Son numarayı tekrar aradığında karşısına Linc çıkar. Linc’in onunla konuşmaması üzerine Lechero adamlarından bu telefon numarasını araştırmalarını ister. Sofia, Linc’i bulur ve onun Whistler’ın kaçmasına yardım etmekle kalmayıp bunun için şantaj gördüğünü de öğrenir. Buna şaşırır çünkü sıradan bir balıkçı sandığı Whistler’ın yasal yollardan çıkmaya çalıştığını düşünmüştür. Linc, taksiyle St. Rita anıtının bulunduğu yere, kasabanın kırmızı fenerli mahallesine gider. Sara ve L.J.’in tutuldukları yere baskın yapar. Ancak muhafızlar, Sara ve L.J.’i bir minibüse atıp kaçırmayı başarırlar.

Whistler, Michael’a charter teknesi işlettiği için hapse düştüğünü anlatır. Bir keresinde, su örnekleri alan ve ölçümler yapan bir doğa bilimciyi tekneyle tam olarak nereye götürdüğünü öğrenmek isteyen birinden telefon almıştır. Bunu hatırlayamaması üzerine hükümet görevlisi tipli kişiler kapısına dayanmış ve daha sonra karıştığı bir bar kavgasının ardından kendini Sona’da bulmuştur. Onu hapisten çıkarmaya çalışanlar, bunun karşılığında Whistler’dan doğa bilimciyi götürmüş olduğu yeri öğrenmek istemektedirler. Kuş rehberi, Whistler’ın seyir defteridir. Adımlarını geriye doğru takip ettiği takdirde o yeri bulabilecektir. T-Bag’in Lechero’ya sadık kalmayacağından şüphelenen Sammy, ondan adımlarına dikkat etmesini söyler. T-Bag, soluğu Lechero’nun yanında alır ve adamları konusunda onun zihnini bulandırır.

Advertisement

Bellick, cezaevinin transseksüel berberinin hücresinden eksik ayakkabı tekini çalarken, Michael’la Mahone’un konuşmalarına kulak misafiri olur. Mahone’a göre Michael, sırf onu Sona’dan kaçırabilmek amacıyla Whistler’ın sağ kalmasını istemektedir. Bellick’in kafasında bir plan şekillenir. Linc’i arayan Susan, onu yeni bir kurtarma denemesine kalkışmaması için uyarır. Bunu garantiye almak için de çöpün yanına kanlı bir paket bırakmıştır…

3. Sezon 4. Bölüm: Good Fences

Dizinin 4. bölümü gerçekten keskin ve net bir sahneyle başladı. Sara, diziden ha çıktı ha çıkıyor derken nihayet olan oldu. 3. bölümün final sahnesinde gördüğümüz ve herkesi merak içinde bırakan kutunun içinden malesef Sara’nın kesilmiş başı çıktı. Bunun üzerine Linc, olayı anlatmak için hapisaneye Michael’ı görmeye gitti. Fakat, görüşme sırasında onlarca kez “Üzgünüm…” diye başlamasına rağmen Sara’nın öldüğünü bir türlü Michael’a söyleyemedi. Michael ise bu “Üzgünüm…” sözlerinin onun yüzüden içeri girdiği için bir af dileme olarak algıladığından, yaşananların önemli olmadığı gibisinden Linc’e telkin yapıyordu. Daha sonra Michael, kaçış planın bir parçası olan mezar kazıcısını ayarlaması Linc’e bir kağıt verdi.

Görüşme bittikten sonra Michael geri döndü ve kaçış planın ilk safhası olacak olan yolun oluşumu için “Mc Graddy” ile 20 dolarlık bir iddia girerek iddiayı kazandı. Fakat çocuğun parası olmadığı ve Michael da metal bir cisim aradığı için çocuğun boyunda olan haçı istedi. Ve bu olayın hemen ardından hapisanede elektirikler bir anda kesildi.

Mahone’un durumu ise düzenli olarak içmediği ilaçtan dolayı gün geçtikçe kötüleşmeye devam ediyordu. Bu yüzden bir çok halüsinasyonlar görüyordu. Bunların başında da, ölümüne sebep olduğu Haywire geliyordu. Tam o sırada Michael, Mahone’den yardım istemek için geldi. Eğer siyah keçeli bir kalem bulursa, kaçışa dahil olabileceğini söyledi, Mahone da bunu kabul etti. Fakat halüsinasyonları görmesinin yanında artık bir takım fısıltılar da duymaya başlamıştı ki bunlar Michael’in onu kullandığı ve kaçarken onu götürmeyeceği hakkındaydı. Bellick ise yine ikisinin konuştuklarına kulak misafiri olmuştu. Michael odadan çıktan sonra hemen içeri girerek, Mahone’un ağızını aramaya başladı. Fakat bir sonuç alamadı.

Bu sırada Micheal ise dışarıda işine yarayacak, koli bandı gibi şeyler arıyordu. Ve bir tane buldu. Tam o sırada Mahone gelerek ona bir kalemi verdi. Ama kalem keçeli değildi. Bunun üzerine Micheal aramaya devam etmesi söyledi. Mahone’nun fısıltıları duyması ise iyice artmıştı. Fısıltılar sürekli, Michael’in onunla oynadığı ve ona güvenmemesi gerektiği üzerineydi.

İçeride elektiriğin kesilmesi ise Lechero için büyük bir kaosun başlangıçını simgeliyordu. Çözüm için suyu hapisaneye geri getiren Michael Scofield aklına geldi. T-Bag’e onun bu konuda bilgisi olup olmadığı hakkında sorular sordu. Fakat T-Bag, her seferinde ona güvenilmeyeceğini söylüyordu. Ama Lechero’nun onun yardımını istemekten başka çaresi yoktu. Çünkü kullandığı telefonun şarj edilmeye ihtiyacı vardı. Kaldı ki, içeriye her şey bu telefon sayesinde giriyordu. Telefonun olmaması Lechero için büyük sorun olabilirdi ve Michael’in yanına gitti. Ondan elektirik sorunu düzeltmesini istedi. Micheal ilk başlarda önemsemez gibi de kabloların yasaklı bölgede olduğunu bildiğinden dışarıyı gören ilk hücre karşılığında bunu düzeltebileceğini söyledi. Ve anlaştılar.

Bu sırada Linc otelde yanında olan Sucre’den konuşacakları ve ikna edecekleri mezar kazıcısıyla konuşmalarını tercüme etmesini istedi. Fakat Sucre, para kazanıp Marie Cruz’a göndermek için ülkeden çıkış yapmayı düşünüyordu. Ve Linc’in teklifi geri çevirdi. Tam o sırada kapı çalındı. Gelen, Whistler’in kız arkadaşı Sofia’ydı. Linc’e, artık ikisinin de aynı tarafta olduğunu ve ona yardım etmek istediğini söyledi. Linc ihtiyacı olan tercümanı bulmuştu. İkisi birlikte mezar kazıcısının yolunu tuttular.

İçeride ise Michael ve Lechero dışarı çıkmak için Albay’dan izin aldılar. Tam o sırada ise Bellick de olaya dahil olmak istediğini tehditkar bir şekilde söyledi ve üzerinde toprak olan elektrik kutusunun olduğu yere doğru gittiler. Kutunu bulduğu yeri kazmaya başladıktan sonra elektirik kutusuna ulaştılar. Diğer yandan Linc ve Sofia da mezar kazıcısının evine ulaştılar. Ve onunla 15.000$ için anlaştılar.

Elektiriği düzeltme yolunda ise işler iyi gidiyordu. Michael, Bellick’i aradan çıkartmak için yanında getirmiş olduğu koli bandıyla kabloları sardı ve üzerini şüpheli bir şekilde toprakla örttü. Ve Bellick’in bu sahneyi görmesini sağladı. Biliyordu ki Bellick bunu Lechero’ya söyleyecek ve böylelikle artık işlerine karışamayacaktı. Bunu gören Bellick istediğimi aldım gibisinden bir düşünceye kapılarak, ben artık kazmayacağım diye oradan ayrıldı. Michael ile Whistler arasında geçen konuşmada, Michael, Mahone’nun da kaçışa hayali olarak dahil olduğunu söyledi. Ayrıca iplerin kendi olduğunu Whistler’a açıkça belli etti.

Yemi yutan Bellick, anında Lechero’nun yanına gitti. Michael’ın SONA’dan kaçacağını ve elektrik kutusunu içine bir şey gömdüğünü söyledi. Tabii bunu duyan Lechero ve adamları soluğu Michael’ın yanında aldı. Oraya ne gümdüğünü görmek için Michael’ı elektrik kutusunun yanına götürdüler ve Michael’den elektirik kutusunu açıp, oraya gömdüğü şeyi çıkartmasını istediler. Michael, yavaş yavaş kazmaya başladığında gördüler ki Micheal sadece kabloları bantlamıştı ve koblolar hareket etmesin diye üzerine toprak atmıştı.

Daha sonra elektiriği açmak için şalterin yanına gittiklerinde daha önceden Micheal’ın Mcgrady’den aldığı haçı şalterin bulduğu yere değdirerek elektirikleri kestiğini gördük. Fakat şalteri indirmesine rağmen metal haç orada takılı olduğundan bir türlü elektrikler gelmiyordu. Bir an önce o haçı çıkartması gerikiyordu. Tam bu sırada buna sinirlenen Lechero’nun adamı Micheal’a bir yumruk attı ve böylelikle Michael kendini şalterin yanında buldu. Tam o yaslanma sırada haçı oradan aldı ve elektirikler yeniden gelmiş oldu.

Advertisement

İçeride Mahone’un durumunu gören T-Bag ise iyiden iyiye yerini sağlamlaştırmaya çalışıyordu. Bunun içinde uyuşturucu satışında açık veren Nieves’i gözüne kestirip, kimsenin olmadığı bir anda torbayla boğarak onu öldürdü ve ölüme aşırı doz uyuşturucu süsü vermek içinde kolunda iğne ile onu olduğu yerde bıraktı. Nieves’in ortadan kalkmasıyla Lechero’nun kadrosunda açık oluştu ve bunun sonrasında T-Bag uyuşturucudan sorumlu yeni eleman oldu.

Mahone ise en sonunda siyah keçeli kalemi buldu ve Michael’a getirdi. Mahone sürekli sırada ne var, ne yapacağız gibisinden sorular soruyordu.

Bu sırada işbirlikçi kadın ile Linc, parayı mezar kazıcısına vermeye gitmişti. Fakat, gelen 15.000$ için bu daha başlangıç diyen mezar kazacısının kendilerinden daha fazla para isteyip zamanı geldiğinde kendilerini polis ihbar edeceğini anlayan kadın mezar kazıcıyı orada öldürdü. Ve böyelikle kaçış planında önemli bir yeri olan mezar kazıcısı hadisesi biraz karıştı.

İçeride Mahone’u gözüne kestiren T-Bag ona karşılıksız olarak bir uyuştucu şırıngası verdi. Mahone, kullanıp kullanmakta çok ikileme düşse de en sonunda dayanamayıp malı kullandı. O sırada ise Bellick, Lechero’nun odasında yaptığı kötü köstebekliğin bedelini sırtana dökülen sıcak bir kahve ile ödedi.

Ve sonunda Micheal istediği odaya gelmişti ki birden kafası bir milyon olmuş Mahone odaya girdi. Mahone’un elinde Michael’ın ondan istediği siyah keçeli kalem vardı. Mahone, “Senin için bu kadar önemli olan bir şeyi orada (eski hücresini kastederek) nasıl unuttun?” diye sordu. Mahone’un durumunu anlayan Micheal ise olayı üstlemeden unuttuğunu söyledi. Fakat Mahone boş gelmemişti. Yanında hapisane yapımı bir bıçak vardı. Ve bıçağı aniden duvara yasladığı Michael’ın kafasının hemen yanına, duvara sapladı. Ve kendisini kandırmaya çalıştığının farkında olduğunu ve bunu bir daha yaparsa başına hiç de hoş şeylerin gelmeyeceğini tehditvari bir şekilde Michael’a söyledi.

Biraz sonra da Linc, son gelişmeleri vermek için Micheal’ı görmeye geldi. Mezar kazıcısının öldüğünü fakat işe alım işleriyle uğraşan birini ayarladıklarını ve mezar kazıcısı olarak yeni birini bulduklarını söyledi. Diğer sahnede ise başlayan yeni mezar kazıcının Sucre olduğunu gördük. Sucre’nin de olaya dahil olmasıyla Michael için işler artık iyice rayına oturmaya başlamıştı. Dışarıda mezar kazıcılığı yapan Sucre, ölüleri korumak için kullandığı Kesslivol denilen kimyasal maddeyi ölülerin üzerine sıkılıyordu. Ve Michael’dan, belli bir sıcaklıkta olan Kesslivol’un, hapisanenin etrafını çevreleyen tellerine sıkıldığında tellerde eritme etkisi göstereceğini öğrendik. Michael’ın esas planı, kaçışın kolay olması için telleri eritmekmiş meğerse.

3. Sezon 5. Bölüm: Interference

Kaçış planında en önemli nokta, yasak bölge diye adlandırılan hapisane duvarlarıyla gözletme kuleleri arasında kalan yer, keskin nişancılar tarafından gece gündüz -tabiri caizse kuş uçurtmadan- korunmaktadır. Bunun farkında olan Michael, bu durumunu sınamak için dışarı bakan hücresinden bir fareyi çikolata ile beslemeye başlar. Birkaç parça attıktan sonra, elindeki alimünyum folyo şeklindeki ambalajı ufak bir top yaparak farenin önüne atar. Gece olduğundan folyo aydınlatma ışıklarının devreyegirmesine neden olur. Hareketlilik gözletleme kulelerindeki keskin nişancı gardiyanların dikkatini çeker ve fareyi gözlerini kırpmadan vururlar.

Ertesi sabah Micheal su sırasında Mahone ile karşılaşır. Mahone, kaçışla alakalı imalı sözler söyler ve kendsinin kaçış için hazır olduğunu Michael’a söyler. O sırada SONA’ya yeni bir mahkum daha gelir. Fakat bu mahkumun hareketleri ve tavırları gariptir.

Linc, hapisaneye Michael’ı görmeye gelir. Linc, kuşlarla ilgili kitapçığı istemeden verdiğini söyler. Bu arada, geçen görüşmede Micheal, Linc’ten Sara ve L.J’in onların elindeyken çekilen son fotoğraflarını istemiştir. Fakat Linc, Sara’nın ölümünden dolayı bunu geçiştirerek, fotoğraflarını gördüğünü ancak fotoğrafları almasına müsade etmedikleri ve olay bu noktaya kadar gelmişken onlarla pazarlık edecek durumunun olmadığını söyler. Daha sonra da kaçışın yarın olacağını Michael’a bildirir. Michael, yaptığı fare testini Linc’e anlatır ve gece kaçma imkanı olmadığını ve kaçışın yarın gün ortasında olmasının gerektiğini belirtir.

Daha sonra Michael, McGrady’ye bir miktar para verir ve iki tane saat bulmasını ister. Michael, böylelikle gözetleme kulelerindeki ve diğer bölgelerdeki nöbet değişimlerinin zaman hesaplarını yapacaktır.

Michael kaçış plannı kendi hücresinde kaba taslak çizerek Whistler’a gösterir. Ve ertesi gün saat 14:00′deki futbol maçının bütün ilgileri üzerine çekeceğinden ve gözcü kulelerindeki gardiyanların bunu seyretmeye çalışırken bir bir fırsat elde edebileceklerini söyler.

Advertisement

Dışarıda ise Linc ve Sofia ortaklaşa kaçış planın demir parmaklıklar dışında olan sürecini planlamaya çalışmaktadır. Haritalarla uğraştıkları sırada malum işbirlikçi kadından bir telefon gelir. Kadın, artık ellerini çabuk tutmaları gerektiğini ve sadece 34 saatlerinin kaldığını tehditkar bir ağızla Linc’e söyler ve telefonu kapatır.

Lechero’nun dışarıdaki adamı, başı beladan yeni kurtulan ve Michael’a yardım etmek için hapisanede yeni mezar kazıcı olarak işe başlayan Sucre’ye, içeriye bir paket sokması için teklifte bulunur. İlk başlarda bu işe girmek istemese de alacağı 5000 $’lık ücrete hayır diyemez.

İçeriye yeni giren mahkum, Bellick’in de dikkatini çeker ve ileride bir yardımı dokunabileceğini düşünen Bellick, yeni mahkum bir dost eli uzatarak ona yiyecek ikram eder. Whistler ve Michael ise kendi hücrelerinden gözetleme kulelerinde gardiyanları izlemek ve ne yaptıkları süreçleri kayıt etmek için ayrılırlar.

T-Bag’in işleri ise son derece sorunsuz bir şekil de devam etmektedir ve iyiden iyiye Lechero’nun sağ kolu olma yolunda önemli adımlar atmaktadır.

Mahone da Whistler ve Michael’a yardım etmek için onların hücreleri arasında gidip gelmektedir. Dışarı çıktığı esnada yeni gelen mahkum Mahone’nun dikkati çeker. Yeni gelen mahkumun, oraya belirli amaç doğrultusunda geldiğini Michael ve Whistler’ı dinleme çabalarından rahatça anlarız. Michael’in şüphelenmesi üzerine aceleyle Michael’ın hücresinin önünden uzaklaşmaya çalışam yeni mahkum, avluda birden Mahone ile karşılır. Mahone, kendisini alakadar etmeyen işlere burnunu sokmaması gerektiği konusunda onu açık bir dille uyarır.

SONA’ya yakın bir yol bulmaya çalışan Linc ve Sofia orman içindeki yoldan ilerlerken aniden yollarına askeri birlik çıkar ve durdurulurlar. Askeri yetkili kişi, kullandıkları yolun devlet yolu olduğunu, SONA’ya giden yolların kapatıldığını ve kendileri tarafından günvenlik altına aldığını söyler. Her ikisi de askerleri şüphelendirmemek için St. Isabel’e gittikleri yalanını söyleyerek olay yerinden uzaklaşırlar.

Michael, planın bir parçası olacak olan başka bir hücredeki mikrodalga fırını gözüne kestirmiştir. Ancak fırınsız olmayacağı için oldukça tehlike ve sonu ölüme kadar gidebilecek olan tehlikeli bu işe girer. Michael fırını (ç)almaya uğraşırken Whistler ona gözcülük yapmaktadır. Whistler hücrenin sahibinin geldiğini işaret eder, fakat Michael fırını tam olarak yerinden sökemediğinden oradan çıkartamaz ve hücreden ayrılmak zorunda kalırlar.

Linc ve Sofia yolda giderken bir yerde dururlar ve Linc buradan mini bir buzdolabı alır. Sofia buzdolabının neden alındığını ve nereye gittiklerini merak eder. Bunların cevaplarını alamazsa hiçbir yere gitmeyeceğini söyler. Linc, Solana Plajına gittiklerini söyler.

Lechero’nun durumu ise içeride iyice kötüye doğru gitmektedir ki bunu en belirgin etkisi içeri giren para akışının azalmasıdır. Sucre ise bu sırada Lechero’nun dışarıdaki adamının kendisine verdiği paketi, hapisaneye yiecek taşıyan kamyonlardaki meyve, sebze kasalarının bir köşesine sıkıştırarak içeri sokar. Paketi, Lechero’nun adamlarından biri kimseye çaktırmadan alır.

Micheal mikrodalga fırını çalabilmiştir. Fırını çalmakta ki amacı ise EMP bombası hazırlayarak maç saati geldiğinde elektronik tüm aygıtları devre dışı bırakmaktır. Maç esnasında işlemi yapar var aletler bozulur. Gözetleme kulesinde olan gardiyan da maç seyretmekte olduğundan ilgisini televizyona verir. Fakat Michael’ın elinde olan dürbünden gelen yansımayı aniden gören gardiyan, yansımanın geldiği yöne doğru ateş etmeye başlar.

Silah sesinden sonra SONA’da sirenler çalmaya başlar. Bütün mahkumlar elleri başlarının üzerinde avluda sıralanıp askerleri beklemeye başlar.

Advertisement

Lechero’nun bulduğu hücreye düzenli olarak gelen rahibe kızımız o sırada içeride olduğundan bu durum Lechero’yu tedirgin eder ve T-Bag’ten ona göz kulak olup bir yere saklaması ister. O sırada ise içeriye silahlı gardiyanlar girmeye başlamıştır. “Lechero ne oluyoruz?” gibisinden komutana çıkışınca komutan kendi gardiyanların birinin dürbünlü tüfekle hedef alındığını söyler ve bunun sorumlusunun kim olduğu teker teker mahkumlara sormaya başlar. Yansımanın geldiği hücre belli olduğundan Micheal kendini orataya atarak suçu kabullenir. Yansımayı gören gardiyan ise Micheal yanına gelip bunu neden yaptığını sorar ve cevap alamaz. Gardiyan, silahı Michael’in alnına dayar ve üçe kadar sayacağını sorusuna cevap vermezse onu öldüreceğini söyler.

Gardiyan “üç” dedği anda, işlerin iyice kötüye gittiğini gören Whistler, kuşlara olan merakımdan dolayı ben bakıyordum diyerek suçu üzerine alır. Bunu daha da inandırıcı kılmak için cebinden kuşlarla ilgili el kitapçığını çıkararır ve böylikle gardiyanı olayın bu şekilde geliştiğine inandırır.

Linc ve Sofia ise Solana plajına gelmişlerdir. Linc geldikleri gibi plajda bir çukar kazmaya başlar. Sofia ise bu durumu sözde güneşlenme posizyonunda gizleyecektir. O arada ikisi arasında manalı bakışmalar olur fakat her iki taraf da bunu birbirine hissettirmek istemez.

Dürbün meselesi yüzüden gerçekleşen ani baskın Michael’ın bütün planlarını altüst etmiştir. Ve Whistler, “ne yapacağız” tarzı sorularla Michael’ı sıkıştırmaya başlamıştır. Michael ise Whistler’a kendisini rahat bırakması gerektiğini, düşünmeye ihtiyacı olduğunu söyler.

Plajda ise Linc, yoldan aldığı mini buzdolabının içindekini Sofia’ya gösterir ve dolabı kazdığı çukura gömer. Sahilden biraz içeri doğru ilerlerler. Linc, Sofia’ya az ilerideki SONA’yı gösterir ve kaçış için bu yolu kullanacaklarını söyler.

Dışarıda, Lechero’nun dışarıdaki adamı Sucre’ye ikinci bir paket vermek için gelir. Sucre bunu yapmacağını söyler ancak adamın tehditkar tavırlarından dolayı bunu kabul etmek zorunda kalır.

Micheal, Whistler ve Mahone avluda dolaşırken birden karşılarına içeriye yeni giren mahkum çıkar ve Whistler’ı “Mc Fadden” adıyla, 1997′de Nice’te büyükelçiyle birlikteyken gördüğünü söyler. Whistler, kendisini başka birisiyle karıştığını söyler ve oradan uzaklaşırlar. Fakat bu durum az da olsa Micheal’ı şüphelendirir.

Bu sırada Mahone onlara bir şey göstereceğini söylerek ikiliyi kendi hücresine götürür. Mahone, Michael ve Whistler’ın gardiyanları gözlemdiğini bildiğinden o da kendi çapında bir gözlem yaptığını söyler. Saat 18:00 gibi olan nöbet değişimi sırasında gardiyanın elinde bulunan karton kahve bardağını işaret eder. Bu gardiyanın her defasında düzenli olarak içtiği kahvenin bardağından bir tane de Mahone’un elinde vardır. Michael bunu nasıl bulduğunu sorar. Mahone ise avluda bulduğunu ve gardiyanın sabah ve öğle yemeğinden sonra toplam iki kere kahve içtiğini söyler. Bunun üzerine Michael da eğer bu kahvenin kaynağına ulaşabilirse gardiyanı etkisiz bir hale getirebileceklerini söyler.

3. Sezon 6. Bölüm: Photo Finish

Linc, son detayları aktarmak için hapisaneye Michael’ı görmeye gelir. Michael sürekli Sara’nın ve L.J.’in resimlerini sormaktadır. Linc ise resimlerini alamadığını ve zamanlarının çok azaldığını söyler. Bunun üzerine Michael, eğer saat 14:30′a kadar resimleri getirmesse hiçbir yere gitmeyeceğini Linc’e söyler ve görüşmeden ayrılır.

İçeride T-Bag ise Lechero’nun gizli kulağı olduğundan Lechero’nun adamlarıyla iligili bilgi toplamaya çalışmaktadır. Fakat her defasında ortamda konu değişmektedir. Daha sonra Sammy ile aralarında tartışma başlar. Lechero onları ayırır ve diğerlerinin çıkmasını ister. T-Bag’e artık bir şeyler öğrenip bir sonuç getirmesini söyler.

Dışarıda Linc, Sofia ve Sucre ise gözetleme kulesinde olan gardiyanın içtiği kahveyi nerden aldığını bulurlar ve oraya doğru yola koyulurlar.

Advertisement

Michael kendi hücresinin penceresi baskından dolayı kapalı olduğu için bir yan hücredeki odanın penceresinden kaçmaya karar vermiştir. Fakat o hücre Lechero’nun görünüşteki sağ kolu Sammy’e aittir. Tam çıkarken, içeriye Sammy’lerin geldiği görür ve hücrenin içine gizlenmek sorun kalır. Sammy’nin arkadaşı içeride Lechero’ya gelen purolardan bulur ve niye kendine vermediğini söyleyip bir tane alır. Bu sırada ise Micheal hücrenin arka tarafından çıkmaya başarır.

Mahone’nun ziyaretçisi vardır, gelenler eski çalışma arkadaşıdır. Ve onu buradan çıkarmaya geldiğini söyler. Daha evvelki çalışmalarından dolayı cezasını 8 yıla kadar düşürdüklerini söyler. Fakat Mahone kaçacağını düşünürek kabul etmek istemez. Ve görüşmeyi terk eder.

Michael ve Whistler kullanmak üzere ipten merdiven yapıyorlardır. Bunun üzerine Mahone gelir ve ne durumda olduklarını sorar. Michael, saat 14:00′de hapisane bahçesinde futbol maçının oynacağınından boş olan Sammy’nin hücresinden kaçacaklarını Mahone anlatır.

Tam o sırada, hapisanenin bahçesinde bir hareketlenme olur. Adamlar, Tyge’in cesedini taşımaktadır. Lechero, Tgye’nin bulunan cesedinin hesabının sorulacağını ve bunu yapanın cezalandıralacağını söyler. Tek görgü tanığı ise McGrady’dir. Çünkü arka tarafta günün her saati basketbol oynayamaktadır. Lechero, kimi gördüğünü söylemesini ister aksi takdirde ölümle cezalandıralacağını söyler. Mc Grady, bu kişinin Whistler olduğunu söyler. Bunun üzerine Lechero’nun adamları onu apar topar hücresinden alıp Lechero’nun mekanına getirir.

Michael ise bu cinayetin Mahone tarafından işlendiği düşünmektedir. Aralarında ufak bir tartışma olur ve Mahone kesinlikle yapmadığnı ve saat 15:13′te ne olursa olsun gideceğini açık bir dille Michael’a söyler. Whistler ise Lechero tarafından sorgulamaktadır. Fakat herhangi bir ipucu olmadığından Lechero da çaresizdir. SONA ceza sisteminde cezanın mutlaka verilmesi ve bunun ölüm olması şarttır aksi takdirde Lechero’nun tahtı iyiden iyiye sağlanmaya başlayacaktır. Lechero, onun suçlu olduğuna inanır fakat olay çözülene kadar kendi mekanında kalacağını söyler. Whistler cephesinde ise bu durum kaçış planın iyice zora zokmaktadır.

Bu sırada Michael, Bellick’e yönelir ve Tyge’yi onun öldürdüğünü söyler sebep olarak da yemek sırasında aralarında geçen tartışmayı gösterir. Bellick ise ben kendimi öldüremedim onu nasıl öldüreyim diyerek olayla ilgisi olmadığını söyler.

Sammy ise T-Bag’in bir işler peşin olduğunu bildiğinden ona açık bir şekilde uyarı verir. Bu durum T-Bag’i iyice rahatsız etmektedir. Eğer Whistler ölürse, onun da ipini çekeceğini söyler.

Dışarıda Sofia ve Linc gözetleme kulesinde olan gardiyanın kahve aldığı yere giderler. Amaçları bir yolla kahvesine özel bir madde atıp, 1-2 saat içinde nöbeti sırasında etkisiz hale gelmesi sağlamaktadır. Zor da olsa Sofia’nın çabalarıyla bu işi hallederler.

İçeride başı Sammy ile dertte olam T-Bag, Micheal’ın Whistler’la olan bağlantısını tahmin ettiği için, Whistler’ın durumundan faydalanarak Sammy’nin ipini çekmek istediğini Micheal’a anlatır. İçeride Sammy’nin bir çok kişiyi öldürdüğünü ve ceza almadığını söyler ve cebiden Sammy’nin yüzüğünü çıkartır. Eğer bunu Tyge’in kanına bularsa, Lechero’nun cinayeti Sammy’nin işlediğine inancağını ve Sammy öldürerek bu meseleyi çözeceğini söyler. Micheal, Whistler kurtulmak için bunu yapmayı kabul eder. Michael oradan ayrıldıktan sonra hemen cesedin bulunduğu yere gider fakat yüzüğü kana bulayamaz.

Sofia tam işi hallederken, Susan Linc’i arar ve Linc’in verdiği cevaplardan arkalarından bir iş çevirdiği düşünerek şüphelenir. Kızgın bir şekilde telefonu kaptır. Ve L.J.’nin tutulduğu odaya girerek infaz için hazırlıklara başlar. Tam L.J.’in boyuna bıçak dayarken telefonu çalar. Arayan Linc’tir. Her şeyin yolunda gittiğini ve plan falan yapmadıklarını söylerek Susan’ı ikna eder ve L.J’nin kafasını kesilerek öldürülmesini engeller.

Mahone’u görmek için yine çalışma arkadaşlarından iki kişi gelmiştir. Mahone’a yeniden kararını sorarlar. Mohene ise 8 yılın çok fazla olduğunu ve güvensiz olduğundan dolayı kabul etmediğni söyler. Bunun üzerine gelen ajan 4 yıllık bir ceza önerir. Ayrıca, Mahone’un geçmişte yaptığı işlerden dolayı bir hayli kabarık olan dosyasının olduğunu ve bunların su üstüne çıkarsa daha nelerin olabileceğini söylerek Mahone’un kabul etmesini sağlar.

Advertisement

Michael, Mahone odasında üzeri kanlı el yapımı bir bıçak bulur. Kanlı bıcağı Lechero’nun yanınan götürerek katilin Mahone olduğunu söyler. Fakat anlaşmayı kabul etmek zorunda kalan Mahone tam o anda hapisaneden ayrılmaktadır. Buna iyice canı sıkılan Lechero, artık suçsuz olan Whistler’in ortada olan tek şahıs olduğundan dolayı ölmesine karar verir. Elindeki bıçağı öyle bir saplar ki, Whistler şoka girmiş bir şekilde Michael’a bakar fakat Lechero bıcağı geri çektiğinde görürüz ki yere düşen, daha evvel’den Sammy’nin odasına gelip Lechero’ya gelen purolardan alan kendi adamlarından biridir. Lechero durumu hapisane bahçesinde bulduğu puro izmaritinden anlamıştır. Böylikle, Whistler bu işten sıyrılır ama ölmemesi gereken bir kişi ölmüş olur.

Dışarıda Sucre, kendi üzerine düşen ilaçlama operasyonuna başlamıştır. Tyge’nin ölüsünü ilaçlarken bir yandan da tellere doğru ilaçlı suyu sıkar. Daha sonra, Sofia ve Linc, SONA’nın yakınlarında Susan ile buluşurlar. Susan, Sara’nın resimlerini getirmiştir ama resimler eskidir. Linc, bunun Michael tarafından anlaşılacağını söyler. Fakat Susan beni ilgilendirmez diyip konuyu kapatır.

Lechero, kendisine ihanet ettiğini düşündüğü adamı ibret-i alem olsun diye üst balkondan sallandırır. Sammy, gerçekten bu sefer tesadüfen olsa da sıyrılmıştır. Lechero, her hafta düzenli bir şekilde olan futbol maçının bugün olmacağını söyler.

Linc, resimleri göstermek için Michael’ı görmeye gelmiştir. Fakat Linc resimleri göstermek yerine zor da olsa Sara’nın öldüğü gerçeğini Michael’a söyler. Bunu duyan Micheal çok üzülür ve konuşmadan hücresine doğru gider. Linc, bu kaçış işini yapmak zorundayız, yapmazsak L.J.’i de öldürecekler diyerek Michael’e sesini duyurmaya çalışır. Sara’nın ölümüne çok üzülen Michael, başlarına bu durumun Whistler yüzünden geldiğinden dolayı soluğu hemen Whistler’ın yanında alır ve önüne kesik tavuk bacağını atar. Hapisane kurallarına göre eğer bir mahkumun önüne kesik tavuk bacağı atılmışsa o kişi ve bacağı atan kişi kozlarını hapisanenin bahçesinde paylaşacak ve sadece bir kişi hayatta kalacak demektir. Final sahnesi bu olay ile biter.

3. Sezon 7. Bölüm: Vamonos

Bölümün hemen başında Michael ile Whistler, dövüşe son hazırlıklarını yapmak için hücrelerine giderler. Kaçış için ise sadece sayılı dakikaları vardır. Dışarıda Linc ve Sofia buluşma yerine doğru yol almaktadır. Linc, Sucre’den Whistler ile L.J.’in değiş tokuş edileceği yere gidip, kendini fark ettirmeden, Susan’ın gerçekten oraya gelip gelmediğine ve L.J’in iyi olup olmadığına bakmasını ister.

Kendine verilecek ceza olan dört yılı kabul eden Mahone, SONA’dan FBI ajanları tarafından ABD’ye götürülmek üzere teslim alınmıştır. Ve bir saat içinde ilk uçakla ABD’ye gideceğine söz verilmiştir. FBI, Başkan ve örgüt ile ilgili bağların hepsini öğrenmek için Mahone’a böyle teklifte bulunmuştur. Mahone, içinde bulunduğu durumdan son derece endişelidir ve her defasında SONA’dan kurtulacağına dair garanti istemektedir.

Whistler, Michael’la konuşmak için hücresine gider. Whistler, bu durumda olduklarından dolayı şok içindedir. Ama Micheal, yine zekasını konuşturup, her zaman saatinde düzenlenen futbol maçının olmayacağını bildiği için, kaçış anında bütün mahkumların hapisane bahçesinde olmasını sağlamak amacıyla dövüş yapacaklarını ilan etmiştir. Gözetleme kulesindeki gardiyanın kahvesine koyulan uyuşturucu maddenin etkisini göstermesini beklemeye başlarlar.

Linc ve Sofia, Micheal ve Whistler’ı alacakları buluşma noktasına varırlar. Linc, arabaya arızalanmış süsü verir ve Sofia’nın araç içinde kalması söyler. Kendisi ise daha evvelden gömdüğü kutuyu çıkarmak için sahile iner. Sucre de gerçek değiş tokuşun yapılacağı yere varmıştır. Susan’ın L.J.’i getirdiğini görür ve Linc’e haber verir.

Micheal ve Whistler, Sammy’nin hücresindeki pencereyi sökmeye başlamışlardır. Nihayetinde gözetleme kulelerinden birinde olan gardiyan sancı içinde yere yığılır. Saat 15:13 olduğunda hapisanedeki bir binanın sac çatısından diğer kuleye güneş ışığı yansır ve kuledeki gardiyan bizimkilerin bulunduğu hücre tarafına bakamaz. Kaçış için her şey hazırdır. Hemen pencerenin korumalığını sökerler ve yaptıkları ip merdevini aşağı doğru sallandırırlar. Değiş tokuşta Whistler önemli olduğundan herhangi bir vurulma riskine karşı Michael ilk inecektir. Fakat tam merdivenden aşağı inerlerken, güneş bir bulutun arkasında kalır ve çıktıları pencereden içeri girmek zorunda kalırlar. Bütün planları suya düşmüştür.

Dışarıda büyük bir kabalık, sadece bir kişinin canlı çıkacağı dövüş için sabırsızlanmaktadır. En sonda dövüş başlar. Michael ve Whistler, ilk başlarda birbirlerine vurmaya çekinseler de daha sonradan kavgaya tutuşur.

Bu sırada Linc sahile gömdüğü kutuyu çıkarmak için kazmaya başlar ve fakat olayın başından beri şüphelenen Sofia yanına tabancasını alarak sahile gelir ve neler olup bittiğini söylemesini isteyerek tabancasını Linc’e doğrultur.

Advertisement

Gözetleme kulelerinden birinde olan gardiyan diğer kuledeki gardiyanı göremez ve hemen durumu amirine bildirir. Avluda ise iyice kızışan kavga sonucu Whistler, Michael’ı öldürme aşamasına gelir. Çaresiz kalan Micheal, Whistler’dan kendisini öldürmesi ister. Tam o sırada hapisanede uyarı sirenleri çalmaya başlar. Çünkü Michael ve Whistler, Sammy’nin hücresinden apar topar çıktıları için ip merdiven pencerenin dışında kalmıştır ve rüzgar ile savrulup aşağıya sarkmıştır. Bu durumu kaçış ihtimali olarak düşen komutan işin arkasındaki ismi cezalandırmak için SONA’ya gelir.

Linc ve Sofia arasında bir tartışma başlayacağı sırada SONA’da çalan siren sesi onları meraklandırır. Ve hemen SONA’ya doğru gitmek zorunda kalırlar. Yolda Susan, Linc’i arayıp kaçıp kaçmadıklarını sorar. Linc, oğlunu düşündüğünden, Michael ve Whistler’ın araba olduğunu ve buluşma noktasına doğru geldiklerini söyler. Susan bunun doğruluğunu kontrol etmek için telefona Whistler’ı ister fakat Linc arabanın bagajında olduğunu söyler ve kısmen de olsa Susan’ı inandırır.

SONA’da sirenin çalmasından sonra askeri birlikler içeri baskın yapar ve komutan, ipin olduğu pencerenin Lechero’nun adamlarından birinin kaldığı hücreye ait olduğunu bildiği için şüpheli şahsı direk olarak bulur onu öldürür. Sammy bu durumdan, ölen arkadaşı kendisini ele vermediği için kurtulmuştur. SONA’daki bu gelişme Lechero’nun otoritesini olumsuz yönde etkiler ve içeride ona olan saygı azalmaya başlar.

Linc’in verdiği cevaplardan şüphelenen Susan, SONA yakınındaki adamını arayarak firarın olup olmadığı hakkında bilgi ister. Adamının verdiği yanıt ise kimsenin kaçmadığı yönünde olur. Bunu öğrenen Susan hemen buluşma noktasından ayrılır. Linc, Sucre’den Susan’ı durması için yardım ister. Sucre de tek çare olarak olay yerinden uzaklaşmakta olan Susan’ın arabasının önüne aniden arabayla çıkarak kazaya sebep olur ve onları durdurur. Kaza olduktan hemen sonra olay yerine Linc gelir. Şoförü öldürür ve Susan’ı etkisiz hale getirir. Tam L.J.’i panelvanın arkasından almaya giderken içeride L.J.’nin yanında olan Susan’ın adamı LJ’in başına silah dayarak içeriden çıkar. Malesef işler yine Susan’dan tarafa dönmüştür. L.J.’i alamayacağını anlayan Linc, Susan’dan ikinci bir şans ister ve Susan da bunu kabul eder.

SONA’da gelişen kaçış olayının farkında olan Lechero, Sammy’i Michael alması için gönderir. Sammy tam Micheal’ı öldürecekken Lechero ben ilgileneceğim diyerek Michael’ı kendi odasına götürür ve ona birkaç kez “Kaçmaya mı çalışyordun?” sorar. Michael ise her defasında “Hayır” der. Lochero, Michael’ın ellerini çözer ve kaçmaya çalıştığını bildiğini söyler. Ve kendisini de SONA’dan kaçırmasını ister.

Susan hapisaneye gelmiştir ve görüştüğü kişi Whistler’dır. Kaçış planının ertelenmesi hakkında konuşurlar. Whistler, Susan’dan kaçış için dört gün daha vermesi ister. Michael, bu görüşmeye hücrelerin birinin penceresinden tanık olur ve Whistler’dan iyice kuşkulanmaya başlar.

3. Sezon 8. Bölüm: Bang & Burn

Altüst olan kaçış planından sonra Linc, Michael’ı görmek için SONA’ya gelir. Kısa süren görüşmede Micheal, kendisini kullandığını ve artık örgüt ile arasında hiçbir fark olmadığını Linc’e söyler ve ziyaret yerinden ayrılır. Kaçış planının başarısız olması Susan’ı da zor duruma sokmuştur.

Susan’ın sorumlu olduğu kişi (General), artık işi halletmesi gerektiğini yoksa bunu hayatıyla ödeyeceğini sert bir dille Susan’a anlatır. Bu olaydan sonra Susan, Whistler’ı görmek için SONA’ya gelir ve kaçısın aynı gün saat 17:00 sularında olacağını söyler.

Whistler, “Scofield ne olacak?” dediğinde Susan’ın cevabı “Onu öldür!” olur. Kaçması için çabalayan Micheal’ı öldürmek zorunda olması Whistler’ı içeride iyice çıkmazın içine sokar.

Lechero da kaçışın detayları için gizliden Michael ile konuşmaktadır. Micheal, pencerelerin önüne ekstradan güçlendirmek için konulan demir parmaklıklarıdan dolayı kaçışın artık imkansız olduğunu Lechero’ya söyler. Lechero da başka bir fikrinin olduğunu ve kendisinden haber beklemesi gerektiğini söyler.

Çıkmazın içinde olan Sofia ise tam evden ayrılmak üzereyken telefon çalar. Arayan, Whistler’ın başka bir yerde kiraladığı evin sabihidir. Evde su sızıntısı olduğunu ve ilgilenecek birilerine ulaşmak istediğini söyler. Sonra da Sofia’ya evin adresini verir. Fakat Sofia’ın evi Susan ve ekibi tarafından dinlendiğinden bu olaydan Susan’ın haberi olur.

Advertisement

Kaçışa çok kısa bir süre kaldığından Whistler artık Michael’ı öldürmek zorundadır. Bunun için içeriden birinden hapisane yapımı bir bıçak satın alır. Artık Michael’ı öldürmek için uygun zamanı beklemektedir.

Mahone’un ise son derece berbat bir durumdadır. SONA’da istediği tarzda sakineştirici ilacı bulamadığından uyuşturucu ile kendi sakinleştirmek zorunda kalmıştır. Ve bu durum dışarıda ilaçsız/eroinsiz kaldığı için daha da kötüleştirmektedir. Tanıklık durumu da onun için pek iyi yolda gitmemektedir. En sonunda daha evvelden ekip arkadaşı olan ajan Lang’ten kendisine ilaç bulmasını ister.

Whistler ile konuşmaya gelen Michael, tam ne yapabileceklerini konuşurken T-Bag, Lechero’dan aldığı kağıtla Michael’ların bulunduğu hücreye gelir. Lechero’un gönderdiği kağıtta gizli bir kaçış yolunun çizimi, saati belirten “4:00″ ve 4413 numarası yer almaktadır.

Sofia verilen adresine gelmiş ve ev sahibiyle buluşmuştur. Sofia adamdan bir takım evrakları ister o da onları getirmek için evden ayrılır. Bunu fırsat bilen Sofia içeride sağa sola akınmaya başlar ve bir torbanın içinde Whistler ait bir pasaport bulur. Pasaporttaki fotoğraf Whistler’a ait olmasına rağmen isim ve soyadı farklıdır.

Micheal ve Whistler buluşma yerine varmışlardır. Whistler, Michael’ı öldürmek için tam zamanı ve yeri olduğunu düşünür ve bıçağını hazırlar.

Tam bıçağını çekecekken Lechero da gelir. Ve başka bir şifreli kapıdan geçerek yer altı tüneline ulaşırlar. Fakat tünelin belli bir kısmı patlatılarak kapatılmıştır. Lechero, Micahel’a “Mühendis olan sensin nasıl yaparsan yap ama bu işi hallet.” der.

Whistler’ın evine gelen Sofia etrafa bakındığı sırada Susan çıkagelir. Burnunu her işe sokmamasının kendi sağlığı için iyi olacağı hususunda Sofia’yı nazik bir dille uyarır ve ondan evi terk etmesini ister.

Lechero, Michael ve Whistler tam yer altı tünelinden ayrılmak üzereyken Sammy bulundukları yere içki almak için gelir. Neredeyse olayı farketmez üzeredir fakat Lechero bunu geçiştirerek Sammy’i oradan uzaklaştırır ve durumu kurtarır.

Linc ve Sucre, baraka tarzında bir yer kiralar ve bahçede birkaç el ateş ederek silah sesi kaydı yaparlar.

Micheal’ın bir an önce Linc’e ulaşması lazımdır ve bunun için McGrady’i görmeye gelen babasından Linc’e bir mesaj iletmesi ister. McGrady babasıyla görüştüğü sırada Sofia da Whistler ile görüşmeye gelir. Whistler, Sofia’ya Linc’in tehlike biri olduğunu ve onunla gün içinde görüşmemesini söyler. Ve akşama kendisini aracağını da ekler. Daha sonra McGrady’in babası Linc’i arayarak “Bu akşam yemeğe gelme” (Michael ve Linc’in bildiği özel bir kod) der ve böylikle mesaj Linc’e iletilmiş olur.

Tam o esnada Sofia, Linc ile görüşmeye gelir. Whistler’ın kendisine söylediklerini Linc’e söyler. Ayrıca Whistler’ın evinde farklı isimde bir pasaport bulunduğunu da Linc’e söyler.

Advertisement

Bu grubu takip etmekte olan Susan’ın ekibi bu durumu hemen Susan’a bildirir. Ekipteki eleman, işlerin daha da kötüye gidebileceğini söyler ve ne yapmaları gerektiğini Susan’a sorar. Susan ise onları da öldürün der. Susan’ın adamları bu işte başarısız olur ve çıkan çatışmada ölürler.

Mahkemeye çıkarılan Mohone psikolojik açıdan berbat bir haldedir. Yargıncın sorduğu sorulara belli belirsiz cevaplar vermektedir.

Whistler kaçış için alternatif bir yol bulmuştur. Bu sırada Michael onu aramaktadır ve bulunduğu yere gelir. Whistler, koridorlardan birindeki havalandırma sistemi ile uğraşmaktadır. Ne yaptığını soran Michael’a tünelde kullanmak için destek demiri aradığını söyler. Ancak Michael durumdan şüphelenir.

Bu sırada Lechero Michael’ı çağırtır. Ve abisiyle görüşmesi için cep telefonunu Michael’a verir. Micheal hemen Linc’i arar ve neler olup bittiğini sorar.

Michael olayın mantığını kavramıştır. Örgütün kendileriyle işlerinin kalmadığını ve Whistler’ı kendilerinin kaçıracaklarını anladığı sırada Whistler’ı kaçırmak için operasyon helikopterleri SONA’nın etrafında uçmaya ve askeri birliklere, gözetleme kulelerine ateş açmaya başlar.

Michael hemen Whistler’ı gördüğü, havalandırma sistemin olduğu yere gider. Havalandırmadaki yolu takip ederek çatıya çıkar. Whistler tam helikopterin ipine tutanmak üzereyken Michael onu yakalar ve kaçmasın engel olur. Bu sırada helikoptlerdeki adamlar ile SONA’daki askeri birlik arasında büyük bir çatışma olmaktadır.

Operasyon başarısız olur ve Whistler’ı kaçıramazlar. Mahone için de mahkemeden çıkan kötü bir haber vardır; kendisi yeniden SONA’ya götürülecektir.

SONA’da yaşanan bu büyük çatışmadan sonra komutan eşliğindeki askeri birlikler hemen içeriye girerek işin sorumlularını bulmak ister.

Olaya karışanlardan sadece Michael tanımlanabilir ve başka bir yere nakledilmek üzere SONA’dan çıkarılır.


Leave A Reply