Sayda (Sidon) Tarihi ve Tarihsel Eserleri

0

Sayda (Sidon) nerededir, coğrafi konumu ve özellikleri nelerdir? Sayda (Sidon) tarihi, tarihçesi ve tarihi eserleri nelerdir? Hakkında bilgi.

saydaSidon, günümüzde Sayda, Lübnan’ ın güneybatısında liman kenti. Sur Kenti’nin 35 km kuzeyinde, Beyrut’un 40 km güneyinde yer alır. Lübnan’ın dördüncü büyük kentidir. Yöresindeki tarım alanlarından gelen tarımsal ürünlerin dış satımının yapıldığı bir limandır. Balıkçılık ve ticaret merkezidir.

Tarih. İlkçağda bugünkü Lübnan’a yerleşmiş olan Fenikelilerin kurdukları önemli kentlerden biri olan Sidon’un tarihi İÖ 2. binyıla kadar uzanır. İÖ. 1 binyılda Sur kenti ile birlikte Fenike tarihinin en etkin yerleşmeleri oldular. Her iki kent de Fenikelilerin önemli birer ticaret merkezi olduğu kadar, Akdeniz çevresinde kurulan koloni kentlerinin merkezleri oldular. El yapımı metal işleri ve tekstil ürünleri Akdeniz’in birçok liman kentine satılıyordu. Teli el-Amarna, çiviyazılı belgelerinde Eski Mısır ile ticaret yaptığına ilişkin bilgiler vardır. Cam eşya, keten kumaşlar ve koku üretiminde ve dışsatımında da döneminin önde gelen kentiydi. İÖ 678’de Asur Kralı Asarhaddon’un yıkıma uğrattığı kent, Pers egemenliği altında Fenike Satraplığı’nın başkenti oldu. Büyük İskender’in Asya Seferi’nden (İÖ 333) sonra İskender İmparatorluğu’na bağlanan bölge onun ölümünden sonra Seleukos Krallığı’na, sonra da Roma İmparatorluğu’na bağlandı. Roma İmparatorluğu’nun ikiye ayrılmasından sonra Bizans İmparatorluğu’nun topraklarında kalan kent, Haçlı seferleri sırasında 1110’da, I. Baldwin’in denetimine girdi. 1291’de Abbasi egemenliğine girdiyse de eski önemini yitirdi. Yavuz Sultan Selim’in Mısır Seferi’nden sonra 400 yıla yakın Osmanlı egemenliğinde kaldı. 1837′ deki bir depremden büyük zarar gördüyse de, yeniden bayındır hale getirildi. Lübnan Devleti’nin kurulmasından sonra bu devletin sınırları içinde kaldı.

Tarihsel Eserler. 1855’te kentin güneydoğusunda, büyük bir nekropol alam açığa çıkarıldı. Bir rastlantı sonucunda Kral Eşmuhazar’ın lahdi bulundu ve 1856’da Paris’teki Louvre Müze-si’ne götürüldü. 1887’de Lübnan topraklarının Osmanlı Devleti’nin yönetiminde olması nedeniyle Müzeler Müdürü Osman Hamdi Bey, Sidon’da bir kazı yaptı ve 20’ye yakın çok değerli lahdi açığa çıkardı.

Bu lahitler günümüzde İstanbul Arkeoloji Müzeleri’n de sergilenmektedir. Başlıcaları: İskender Lahdi, Tabnit Lahdi, Ağlayan Kadınlar Lahdi, Satrap Lahdi, Likya Lahdi. 1963-1964 arasında Beyrut Müzesi’nin yaptığı kazılarda İÖ 5-4. yüzyıllara ait 31 lahit daha açığa çıkarıldı.


Leave A Reply