Sergio Leone Kimdir?

0
Advertisement

Sergio Leone kimdir? Sergio Leone hayatı, biyografisi, eserleri, filmleri ve sinema kariyeri hakkında bilgi.

Sergio LeoneSergio Leone; (3.1.1929 – 30.4.1989)

Leone Roberto Roberti adı altında isim yapan bir sessiz film yönetmeniyle aktris bir annenin oğlu olarak Roma’da doğdu. Leone hukuk tahsiline devam ederken bir taraftan da senaryo yazdı. Annesiyle babasının meslekleri dolayısıyla Leone de sonunda sinemacılık işine girdi.

1948’den Sonra: Reji Asistanlığı Aralarında Vittorio de Sica’nın “Bisiklet Hırsızları” (1948) filmi ve İtalya’nın Cinecittâ Film Stüdyolarında çevrilen çok sayıda Amerikan prodüksiyonları da olmak üzere, Leone on yıldan fazla yönetmen asistanlığı yaptı. Kendi başına yaptığı ilk yönetmenlik çalışmasını bir rastlantıya borçludur. Yönetmen asistanı olarak angaje edildiği halde, aniden “Pompei’nin Son Günleri” (1959) filminin çekimlerini yapan yönetmen Mario Bonnard’ın yerine geçmek zorunda kaldı. Leone’nin kendi başına ilk yönetmenlik çalışmasını üstlendiği II Colosso di Rodi’de (Rodos Canavarı, 1960) tarihi bir filmdi. Bu film antik devirde dünyanın altıncı harikası olarak kabul edilen Rodos limanı girişindeki dev Helios heykelini konu almaktadır. Bu yapıt, 50’li yılların sonuyla 60’lı yılların başında İtalya’da yapılan ve film piyasasına yağan tipik kostümlü tarihi filmlerden biriydi.

1964: İtalyan Western’in Doğuşu “Bir Avuç Dolar” (1964) adlı western Leone’nin uluslararası arenada tanınmasını sağladı. Bu filmde çaptan düşmüş tabancalı bir kahraman, birbirine düşman iki aile arasındaki entrikalara karışır ve sonunda her ikisini de ortadan kaldırır. Seyircide yeterince bir yankı uyandırmadığı için önceleri yalnız küçük sinemalarda gösterilen bu film, ağızdan ağıza yapılan propaganda sayesinde sonunda hiç umulmadık bir başarı elde etti. Japon yönetmen Akira Kurosawa’nın Yocimbo (1960) adlı yapıtından esinlenen Leone, klasik western filminin kurallarını ve iyi ile kötü arasındaki kesin ayrımı tamamen bıraktı. Filmin kahramanı kendi kendine savaşır ve düşmanlarından daha katı ve vahşi olduğu için galip gelir. Her türlü Vahşi Batı romantizminden uzak, güneşte kavrulmuş manzara çekimleri filmin karamsar içeriğini büsbütün artırıyordu. İntikam almaya yeminli yapayalnız kahraman (diğer adıyla Clint Easwood), Spagetti Western adı altında İtalya’da yapılan sayısız western prodüksiyonuna yepyeni bir kahraman tiplemesini getirdi. Sonraki iki yıl içinde Leone bizzat iki tane “Dolar Film” daha çevirdi.

1968: Western Klasikleri Leone 1968’de çevirdiği C’era una volta il Wesl (Batı’da Kan Var) adlı filmle sinema tarihinin en büyük westernlerinden birini yaratmış oldu. Bu filmde eski bir fahişe (Claudia Cardinale) yeni bir hayata başlamak isterken ailesi öldürülür. Bir yabancı (Charles Bronson) kadının ailesini öldüren çete ve çetenin başı (Henry Fonda) ile çatışmaya girer. Bu film de örnek alınacak kahramanlar sunmadığı halde, Leone, burada pekala var olan iyi ve kötü arasındaki ayırımla Amerikalı western yapımcılarına ödün vermiş oldu. Bu filmin gerilimi, seyirciyi soluk soluğa bırakan aksiyondan çok, olayların akışını uzatan, uzun soluklu sahnelerle sağlandı. Gerilim öğesini ustalıkla destekleyen Ennio Morricone’nin müziği de filmin büyük başarısında önemli bir etken oldu.

Advertisement

Leone’nin çektiği son western Ciu la testa (Yabandan Gelen Adam, 1971) Meksika İhtilalini fon olarak alır. Leone, burada İtalyan westernlerin karakteristikleri olan aşırı vahşeti ve sinizmi abartır.

Tamamen westernden kurtulamadığını 1973’te görüyoruz. Leone, yapımcılığını da üstlendiği, Tonio Valerii’nin yönettiği II mio nome e Nessuno adlı western parodisinin senaryosunu yazdı.

1984: Amerika’ya Bakışı On yıllık bir sessizlikten sonra Leone 1984’te Once Upon a Time in America (Bir Zamanlar Amerika) adlı üç buçuk saatlik destansı gangster filmiyle sinema dünyasına geri döndü. Leone, çapraşık geri dönüşlerle Noodles (Robert De Niro) adlı gangsterin yaşamından üç yılı gösterir. Noodles 1922’de cinayet işledikten sonra hapishaneye atılır, 1933’te fiyaskoyla sonuçlanan bir banka soygunundan sonra kaçar, 1968’de geri döndüğünde eski arkadaşının (James Wood) bu arada siyasette kariyer yaptığını öğrenir. Erkekler arasındaki arkadaşlığı ve suçlular alemindeki iktidar kavgalarını anlatan bu destan “Amerikan Düşü”ne bir veda niteliğindeydi.

Leone, son projesi olan İkinci Dünya Savaşı’ndaki Stalingrad Savaşını fon olarak aldığı bir aşk hikâyesini gerçekleştiremeden, 60 yaşında Roma’da geçirdiği enfarktüse yenik düştü.


Leave A Reply