Aile ve Din İle İlgili Yazı (Kur’an’dan ve Hz. Peygamber’den Aile ile İlgili Öğütler)

0
Advertisement

Aile ve din konu anlatımının yer aldığı sayfamız. Aile, evlilik ve dinimizin aileye bakış açısının anlatıldığı yazımız.

aile

Kaynak : pixabay.com

Aile Toplumun Temelidir

Aile toplumu meydana getiren en ufak sosyal birimidir. Aile, karı ve kocadan ibaret küçük bir topluluktur. Aile sadece evlenme ile kurulur. Evlilikler nikah ile meşruluk kazanır ve neslin devamı bu yolla mümkündür. Aile ve evlenmek, dini ahlaki ve sosyal bir konudur ve sorumlulukları oldukça ağır ve bir o kadar da önemlidir. Çünkü toplumun özü ve çekirdeği konumundadır.

Toplum içerisindeki davranışlar, ahlâki tavırlar aile ortamında verilerek gelişme gösterdiği için çok önemlidir. Dünyada karı ve kocadan daha yakın hiçbir kimse yoktur. Anne, baba ve kardeşler daha sonra gelir. Sırdaşlıkta ve ülfiyette böyle olması Allah’ın dilemesiyledir.

Dinler Evliliğe Önem Verir

Yeryüzündeki hemen bütün dinler, evliliği teşvik etmektedir, islam dini özellikle evliliği teşvik etmiş, fakir olanlara yardımcı olunmasını, mehri az olan nikahın hayırlı olduğunu bildirmiştir. Evlilik müessesesi en ciddi kurum olarak mahremiyeti, asaleti, iffet ve haya ocağı olarak görmektedir. Hz. Muhammed (sav.) “Evleniniz, çoğalmız. Zira kıyamet günü ümmetimin çokluğu ile övünürüm.” Yine “Evlenen kimse imanının yarısını korumuş olur.” diye buyurmuştur. Halkımız arasında “Evlilikte bereket vardır” ev yapan ya da evlenenlere Allah (c.c.) yardım eder sözleri gönüllerde yer etmiş hakikatlerdir.

aile soy ağacı

Kur’an’dan ve Hz. Peygamber’den Aile ile İlgili Öğütler

Aileyi korumak, birliğini ve huzurunu muhafaza ve sürekli olmasını sağlamak Allah’ın emri ve muradıdır. Çünkü Kur’an-ı Kerim’de Allah (c.c.): “Kendi nefsinizi ve ailenizi Cehennem ateşinden koruyunuz.”, Peygamberimiz de bir Hadis-i Şerifte ” Helal olanlar arasında Allah’a en az sevimli olanı eşlerin boşanmalarıdır.” Ve yine “Boşanmaların vuku bulduğu an, arşın direği sallanır” buyurmuşlardır.

Advertisement

İnsanların en hayırlısının ailesine iyi muamelede bulunanıdır. Bu uyarı ve tavsiyeler ışığında aileye ne kadar önem verildiğini göstermektedir. Aile ortamında şefkat, merhamet, güzel sözler ve nasihatlerde bulunulması, tatlı ve yapıcı konuşmaların yapılması yuvayı huzurlu kılmaktadır. Peygamber efendimiz, kadınların narin yapılı oldukları, onlara karşı kırıcı veya sert muamele ve davranışlarda bulunmamamızı tavsiye etmiştir. Allah’ın sevgi ve lütfuna vesile olacağı bilinerek davranılması hem bu dünyada hem de ahirette saadete vesile olacağı muhakkaktır. Çünkü Yüce Allah bu vaadi müjdelemiştir.

Aile İçi İletişim ile ilgili Öğütler

Ailede büyüklere saygı ve kibar, merhametli davranılması gerektiği gibi, çocuklara şefkat, merhamet ve sevgi ile muamelede bulunmasını Yüce Allah emretmektedir. Örnek aile büyüğü olarak Hz. Muhammed (sav.)’in kendi eşlerine, çocuklarına karşı ne kadar şefkatli ve sevgi dolu muamelede bulunduğuna bakmalıyız. Bir kere olsun eşlerine ya da çocuklarına kırıcı ifade veya tavır göstermemiştir. On yıl efendimize hizmette bulunan Enes b. Mâlik (r.a. ) “Bir kez olsun peygamberimizden incitici bir söz duymadım ya da muamele ile karşılaşmadım” diye söylemiştir. Hizmetlisi Hz. Zeyd’i babası ve dayısı fidye verip tekrar memleketine götürmek isteyince Peygamberimiz;

-Fidyeye gerek yoktur, sizinle gelmek isterse gidebilir. Hz. Zeyd;

_Vallahi Resulullah’ın yanında değil hizmetli olmak, köle olarak kalmayı, ailemin yanına dönmeye tercih ederim cevabını vermiştir.

Aile İçi Görev ve Sorumlulukla İlgili Öğütler

  • Aile büyükleri, aile fertlerinin sağlık, eğitim, güven ve beslenmelerinden aile büyükleri sorumludur. Peygamberimiz (sav.); “Hepiniz çobansınız ve her kes bakmakla yükümlü olduklarından sorumludur.” diye buyurmaktadır.
  • Ebeveynler, kendi çocuklarına güzel bir ahlâk, görgü kurallarını, topluma yararlı olmayı, zararlı
    davranışlardan ve alışkanlıklardan uzak durmasını, dinî vazifeleri ve diğer insanî davranış şekillerini öğretmekle sorumludur.
  • Çocuklar ise aile büyüklerine saygılı olmak, onların sözlerini dikkate almak ve kendileri için verilen emeği her bakımdan boşa vermemek için çalışma zorunluluğunu taşımaktadır.
  • Aile içerisinde her fert, kendisinin gücü oranında aileye katkıda bulunmak için çaba göstermelidir. Ailesini en güzel şekilde temsil etmek sorumluluğunun bilincinde olmalıdır.

Hısım, Akraba ve Komşular İle İlgili Öğütler

Akrabalık ruhu ve sevgisi Allah’ın bir nimeti olarak görülmelidir. Evlilik yoluyla oluşan yakın çevremize “Hısım”, bir aileden oluşan ve zamanla amca, dayı, teyze, hala ve bunların çocukları ve torunlarının tamamına akraba denilmektedir. Zira Allah (c.c.):  “Allah’a karşı gelmekten ve akrabalık haklarına ria-yetsizlikten(ilgisizlikten) sakının. Şüphesiz Allah sizin üzerinizde gözetleyicidir.” (Nisa: 1) yine “Muhakkak ki Allah, adaleti, iyilikte bulunmayı, akrabaları görüp gözetmemizi ve her türlü kötülük ve fuhuşattan uzak durmamızı emreder.” (Nahl: 90) buyurmuştur. Peygamber efendimiz de “Her kim Allah’a ve Ahiret gününe iman ediyorsa misafirine ikram etsin. Her kim, Allah’a ve Ahiret gününe iman ediyorsa akrabasını görüp gözetsin.” (Buhari, Edeb, 85) diye buyurmaktadır.

Advertisement


Leave A Reply