Çin Atasözleri (Resimli), Çinlilerin Düşündüren ve Ders Veren Atasözleri

0
Advertisement

Kadim bir uygarlık olan Çin’in düşündürücü ve ders verici atasözleri. En güzel ve seçme resimli Çin atasözleri. Çinlilerin güzel sözleri.

Çin Atasözleri

  • Ağır ağır, dayanıklı çalışma, güzel işlerin ortaya çıkmasını sağlar.
  • Ağzı açık tutmaktansa, kapalı tutmak yeğdir.
  • Akıllı bir adam, deliyi azarlamaz
  • Akıllı bir adam yalnız kendi deneylerinden, çok akıllı bir adam başkalarının deneylerinden de yararlanır.
  • Akıllı bir adama : “Bilim nedir?” diye sormuşlar. “İnsanları tanımak” demiş. “Ya erdem nedir?”diye sorduklarında: “İnsanları sevmek” diye yanıtlamış.
  • Akıllı olmasan da alçakgönüllü olabilirsin, ama alçakgönüllü olmadan akıllı olamazsın.
    Çin Atasözleri

Akıllı, susamadan kuyu kazar.

  • Akla sırt çevirmektense, ölmek yeğdir.
  • Aksak ayak, her yerde yürür.
  • Akşam üstü karını azarlama, sonra yalnız yatmak zorunda kalırsın.
  • Altın ateşle denenir, insan altınla.
  • Altının ateşten korkusu yoktur.
  • Ana-babanın saygın olmamasının üç nedeni varsa, evlat sahibi olmamak bunların en ürküncüdür.
  • Ana-babanızın sevgisini anlamak için, siz de çocuk büyütmelisiniz.
  • Ancak durgun su, yıldızları yansıtır.
  • Annenin, ne büyük zorluk ve sevecenlikle kendisini büyüttüğünü, hiçbir çocuk bilmez.
  • Arkadaşının başındaki sineği baltayla öldürme.
  • Arkadaşla içersen bir bardak azdır, biriyle kavga edersen yarım tümce çoktur.
  • Arkadaşlar birbirlerine inanmazsa, yaşamanın ve ölümün hiç bir değeri yoktur.
  • Arkadaşlarının sana verdiği üzüntüleri yüreğinde sakla; eskisi gibi, gene karşı karşıya gelebilirsiniz.
  • Arkadaşlarla görüşmek, onlarla birlikte yaşamaktan kolaydır.
  • Askere kılıç, kadına boya kutusu.
  • Ayakkabı alacaksan, önce ayaklarını ölç.
  • Ayna, her şeyi olduğu gibi gösterir.
  • Ayna, kirlenmeden önce, her nesneyi yansıtır.

Çin Atasözleri

Ayna olmadan kadın, yüzündeki pudranın düzgün olup olmadığını göremez; gerçek bir dost olmadan da anlayışlı bir kimse, kendi yanlışlarını bilemez.
  • Aynı anda iki sandalın üstünde birden durmaya çalışma!
  • Babanın suçunun cezasını, çocuklar çeker.
  • Balık avlamak için ağaca tırmanma.
  • Balık tutamıyorsan, yengeç yakala!
  • Bambu kamışından çite dayanma, duvara dayan.
  • Bambu sopası, çocuğu iyi eğitir.
  • Bana bir gün öğretmenlik eden, yaşamımın sonuna dek babalık etmiştir.
  • Başarı insana bir şey öğretmez, ama başarısızlık çok şey öğretir.
  • Başarının onda üçü yeteneğe, onda yedisi de giysiye dayanır.
  • Başarmak istersen, üç yaşlıdan öğüt al.
  • Başı tıraşlı rahiplerden ödünç tarak isteme!
  • Başka ülkede hırsızlık yapmak isteyenin, yerli bir yardımcıya gereksinimi olur.
  • Başkaları için kötü, sizin için iyi sözler söyleyenleri asla dinlemeyiniz.
  • Başkalarını azarlarcasına kendini azarla, kendini bağışlarcasına başkalarını bağışla!
  • Başkalarını bağışla, ama kendini asla!
  • Başkalarının bilmesini istemediğin işi yapma!
  • Başkasını aldatan, kendisini aldatır.

Çin Atasözleri

Beni pohpohlayan düşmanım, beni eleştiren öğretmenimdir.

  • Bereketsiz yıldan korkma, göklere umut bağlayarak yaşamaktan kork.
  • Bıçak taş üstünde bilenmeli, insan insan üzerinde.
  • Bilen ve bildiğini bilen, liderdir; onu izleyin!
  • Bilen ve bildiğini bilmeyen, uykudadır; onu uyandırın!
  • Bilenler konuşmaz, konuşanlar bilmez.
  • Bilmeyen ve bilmediğini bilen, çocuktur; ona öğretin
  • Bilmeyen ve bilmediğini bilmeyen, aptaldır: ondan sakının!
  • Bilgi, sahibiyle her yeri dolaşan bir haznedir.
  • Bilgisiyle övünen, en büyük cahildir.
  • Bilgiye her gün yeni bir şev eklenmezse, gün geçtikçe azalır.
  • Bilim edinmek, suyun tersine kürek çekmek gibidir; ilerleyemezsen, akıp gidersin.
  • Bin kilometrelik yola bile bir adımla başlanır; düşüncelerine dikkat et, bunlar da senin amaçlarının ilk adımlarıdır.

Çin Atasözleri

Bir adamdan kuşku duyarsan, ona iş verme; bir adama iş verirsen, ondan kuşkulanma.

  • Bir adamın düşüncelerini öğrenmek isterseniz, sözcüklerine kulak verin.
  • Bir anlık sabır büyük bir felaketi önler, bir anlık sabırsızlık bütün bir yaşamı yıkar.
  • Bir asker kolay bulunur, ama bir general güç.
  • Bir çift kulak, yüz dilin döküntüsünü toplar.
  • Bir dağ tepesinde gördüğünüz yılanlarla kartallar, oraya ya sürünerek, ya da uçarak yükselmiştir.
  • Bir dakikada yapılan yanlış, tüm yaşamı üzüntüyle doldurur.
  • Bir evin ana direği eğri ise, küçük direkler de eğridir; küçük direkler eğri olunca da o ev yıkılır.
  • Bir evin lambası, iki evi aydınlatmaz.
  • Bir gecenin soğuğuyla, su, üç karış buz tutmaz.
  • Bir günlük savaş, on günlük yas getirir.
  • Bir insana iyilik etmek istersen, ona balık verme, balık tutmasını öğret.
  • Bir iplikle kumaş, bir ağaçla orman olmaz.
  • Bir iş bir kez yapıldıktan sonra, ondan söz etme.
  • Bir iyilik uğruna, yüzlerce kötülük unutulmamalıdır.
  • Bir kadın kocasını ne denli severse, kusurlarından o denli arınır; bir erkek karısını ne denli severse, hevesleri o denli çoğalır.
  • Bir kadın seninle konuşurken gülümse, ama dediklerini yapma.
  • Bir kaplanı vurmak için, kardeş yardımı gerekir.

Çin Atasözleri

Bir kitabı ilk kez okuyunca, bir dost tanımış olursun; ikinci kez okursan, eski bir dostla karşılaşırsın.

  • Bir kitap açmanın yararı çoktur; açlık yemekle, bilgisizlik okumakla giderilir.
  • Bir köpek bir şeye havlar, ötekiler de ona havlar.
  • Bir kuşağın diktiği ağacın gölgesinde, gelecek kuşaklar serinler.
  • Bir mutfakta iki kadın fazladır.
  • Bir oyunu en çok eleştirenler, onu bedava seyredenlerdir.
  • Bir resim, on bin sözcüğe bedeldir.
  • Bir saatlik mutluluk istersen, içki iç. Üç saatlik mutluluk istersen, evlen. Bir haftalık mutluluk istersen, domuzunu ye. Ama yaşamının sonuna dek mutlu olmak istersen, bahçıvan ol.
  • Bir soru soran beş dakika süreyle bilgisiz görünür, soru sormayan sonsuzluğa dek akılsız kalır.
  • Bir şeyin nasıl yapılacağını bilmek, onu yapmaktan kolaydır.
  • Bir testinin ağzını kapatabilirsin, ama bir kadınınkini asla!
  • Bir toplantıda erkekler birbirini dinler, kadınlar birbirini seyreder.
  • Bir vaadi yerine getirmemektense, yüz kez reddetmek yeğdir.

Bir vücut, iki işi birden göremez.

  • Bir yılda bir dost edinmek zordur, bir dostu bir saatte gücendirmek kolaydır.
  • Borçla yapı yapan, onu satmak için yapar.
  • Boş bir testiyle bir kafanın tokuşmasından kof bir ses çıkarsa, özrü ille de testide aramamalı.
  • Böcekler, hiç bir kapının menteşesinde yuva yapmaz.
  • Bugünkü talihine güvenme, talihin seni bırakıp gideceği yıl için hazırlıklı ol.
  • Bütün ırmaklar denize akar, ama deniz taşmaz.
  • Bütün insanlar yanlış yapar, bütün atlar sendeler.
  • Bütün isteklerimiz yerine gelseydi, birçok zevkten yoksun kalırdık.
  • Bütün yaşamı boyunca bağlanmış bir köpek, av için yaramaz.
  • Büyük insanların güçleri, zayıf insanların istekleri vardır.
  • Büyük kâr, büyük çekince taşır.
  • Büyük rezaleti küçült, küçüğünü hiçe indir.
  • Cennetin aydınlık yolunda in-cin top oynar, cehennemin karanlık yolu adam almıyor.
  • Cepten biraz para çıkmazsa, çok para içeri girmez.
  • Cezadan sakınmanın tek yolu, ondan korkmaktır.
  • Çalışkan olmak için üç yıl gerekirse, tembel olmak için yalnızca üç gün yeterlidir.
  • Çiçeği herkes sever, önemli olan yaprağı sevmektir.
  • Çirkin bir karı ile aptal hizmetçiler, bulunmaz haznelerdir.

Çocuğu şımartmak, onu öldürmek, demektir.

  • Çocuklarınla torunların becerikliyse, paraya ne gerek var? Beceriksizse, para neyi değiştirir?
  • Çok konuşan, çok yanılır.
  • Dağın tepesine hangi yoldan çıkarsan çık, görünüm hep aynıdır.
  • Dağların yüksek olduğu yerde ırmaklar derindir.
  • Dar yolda kalmaktan sakının.
  • Dava açmak, bir kedi elde etmek için koca bir ineği yitirmek, demektir.
  • Davranışın açıklamadığı ruh gizleri yoktur.
  • Dayanışma, bir evin hazinesidir.
  • Denizler engindir, ama gemiler yine de çarpışır.
  • Dereden su içerken, kaynağı anımsa.
  • Devletin yücelmesinde de, düşmesinde de herkesin sorumluluğu vardır.
  • Dışarı çıkarken havaya, içeri girerken insanların yüzüne bak.
  • Dik durursan, gölgem eğri, diye korkma.
  • Dil, keskin bıçak gibi, kan dökmeden öldürür.
  • Dillerinde yiğitlik olanlar, çokluk korkaktır.
  • Doğduğumuzda bir şey getirmiyoruz, öldüğümüzde de bir şey götürmeyeceğiz.
  • Doğru duruyorsan, gölgen eğri, diye üzülme!
  • Dostluk bir şemsiyeye benzer; insan onu ancak kötü havalarda ister.
  • Dostunun alnındaki sineği baltayla vurmağa kalkışma.
  • Dökülmüş suyu toplamak zordur.
  • Duvar örüldükten sonra, duvarcı unutulur.

Duydum, gördüm denli geçerli değildir.

  • Duygusuz bir koca, karısından korkar; akıllı bir kadın, kocasını sayar.
  • Dükkân açmak kolaydır; zor olan, onu açık tutmaktır.
  • Dünya engin bir deniz, insanların yüreği bu denizin kıyışıdır..
  • Dünyada her şeyin kendine göre bir güzelliği var, ama her göz bunu göremez.
  • Dünyada kusursuz iki insan var : biri ölmüştür, öbürü de daha doğmamış.
  • Dünyada seven ana-baba çoktur, ama seven çocuk yoktur.
  • Düşmandan izini gizlemek istersen, karda yürüme!
  • Düşmanın cesareti, sana onur verir.
  • Düşmanını bilmeyen, tehlikeleri görmeyen ulus, kolayca düşer.
  • Düşünmeden öğrenmek, boş yere zahmet etmektir; öğrenmeden düşünmekse, tehlikelidir.
  • Eğilmen gerekirse, iyice değil.
  • Eğri ağaç, bahçıvan eli ister.
  • Ekmek resmi çizmekle, açın karnını doyuramazsın.
  • Eksilmeyen tek zevk varsa, iyilik yapmak zevkidir.
  • Elden kaçan balık, her zaman iridir.
  • Elmaslara benzeyen kadınlar, yalnız kitaplarda vardır.
  • En güzel yarınki gün bile, bize dünkü günü geri getirmez.
  • En kötü adamlar, çokluk bize ders verirler.
  • En solgun mürekkep, en güçlü bellekten daha iyidir.
  • En yüksek kulenin de temeli topraktadır.
  • Erdem yolunda on yıl dolaşmak azdır, kötülük yolunda bir gün yürümek çoktur.

Erdeme giden kapıyı açmak zordur.

  • Erkek sanır ki, her şeyi bilir; oysa kadın onu daha iyi bilir.
  • Eski gerçekleri ortaya çıkarma; herkes güneşin Batıda battığını bilir.
  • Eşek, semeriyle değerlendirilmez.
  • Ev almadan, komşuları sor.
  • Evde ev kadını değerlidir, eğlencede güzel kadın.
  • Evde kimse yoksa, giysilerini ateşin önünde kurumaya bırakma.
  • Evdeki güzel kadına, bütün çirkin kadınlar düşman kesilir.
  • Evden kaçan oğlanın yine de bir onuru vardır; evden kaçan kız, onurunu yitirir.
  • Evinizi seçmeden önce, o çevreyi iyice inceleyiniz.
  • Evlendirme tasarısında bulunanların onda dokuzu yalancıdır.
  • Evlilik, bahar dalı gibidir, kırmayın ki, solmasın.
  • Evlilik bir kale gibidir : dışardakiler oraya girmek, içindekiler de çıkmak için uğraşır, dururlar.
  • Felâket, insanın gerçek denektaşıdır.
  • Fısıldanan sözler, çok kez, yüksek sesle söylenenlerden daha uzağa gider.
  • Gecenin ilk bölümünde kendi yanlışlarını düşün, öteki bölümünde de başkalarının yanlışlarını.

Geleceğin tüm çiçekleri, bugünün tohumları içindedir.

  • Gelecek yüzyılın mutluluğu bu yüzyılda kurulur.
  • Genç kız, ana-babasını memnun etmek için evlenir; dul, kendi kendini memnun etmek için.
  • Gençlikte bilgiyi boşlarsak, yaşlanınca ne yaparız?
  • Gerçeğin kabulü kolay, izlenmesi güçtür.
  • Gerçek olan şey, çokluk yenidir.
  • Gerçek yolu geniş bir caddeye benzer; bulunması güç değildir; asıl güçlük, onu aramaktan ileri gelir.
  • Geyik avına mı çıktın, tavşanları görmezlikten gel!
  • Giysinin en yenisi, dostun en eskisi iyidir.
  • Gök büyük gürültüyle gürülder, ama az yağmur düşer.
  • Gökte bulut olmadan, yağmur yağmaz.
  • Gökten yağacak yağmurla, evlenmek isteyen kadının önüne geçilmez.
  • Gönül alıcı bir söz, kışı yaza çevirir.
  • Görmediğin şeyi içme, okumadığını imzalama.
  • Gözün görmediğine gönül istek duymaz ki…
  • Gözünü yıldırım, ağzını kaplumbağa hızıyla aç.
  • Güçsüzlük ve düşkünlüğü hor görenler, onun kurbanı olur.
  • Güler yüzlü olmayan, dükkân açmasın!
  • Gülümsemeyi bilmeyen, dünyanın en yoksul insanıdır.

Güneş, el ayasıyla örtülmez.

  • Güneşin doğmasından batmasına dek ivecen olanlar, uzun yaşamaz.
  • Gürültü fiyatta, ölçüde değil.
  • Güzel bir kadın için, insanlar, kendini içinde gördüğü bir aynadır.
  • Güzel bir kadının baktığı yara, çabuk kapanır.
  • Hak ve adalet, kamuoyunun sonucudur.
  • Halk için yaşayan, sonsuza değin yaşar.
  • Her başarısızlık, başarıya doğru bir adımdır.
  • Her dağın ardında bir koyak (vadi) vardır.
  • Her evin tenceresinin dibi karadır.
  • Her geçen gün ilerlemeyen bilim, günden güne azalır.
  • Her iş için üç kez düşünülmeli.
  • Her kim vakasını bir kusurdan kurtarırsa, on erdem kazanır.
  • Her şeyden önce, kendin için düşündüklerini, yakınlarına da dile; ancak böyle mutlu olabilirsin.

Her şeyi bir kez görmek, bin kez işitmekten değerlidir.

  • Her şeyi görmüş olan akıllı adam bile, elleriyle bir tek şey yapmış adamın dengi değildir.
  • Her şeyin kendine göre bir güzelliği vardır, ama
  • herkes (her göz) bunu göremez.
  • Her yıl kıtlığa, her gün savaşa hazır ol!
  • Herkes yüzlerce yaşam sürer, ama bunlardan yalnızca biri unutulmaz.
  • Hırsların da deniz gibi, gel-gitleri vardır.
  • Hırslarını yenmesini bil, yoksa onlar seni yener.
  • Hiçbir şey, geç değildir.
  • Hiçbir şey yapmayan, hiçbir şey olamaz.
  • Hiçbir zaman, oturarak yapabileceğin bir şeyi
  • ayakta, yatarak yapabileceğin bir şeyi oturarak yapma.
  • Hiç yoktansa, birazcık olmak yeğdir.
  • Huzuru her yerde aradım; yalnız bir yerde, küçük bir kitapta buldum.
  • Hükümdar, bir bakanın ölmesini isterse, o bakan ölür.

Hükümdar yanlışlık yaparsa, cezasını halk çeker.

  • İçkiye düşkün olanları bu yıkımdan kurtarmak için en iyi yol, sarhoş değilken, onlara bir sarhoşu göstermektir.
  • İki kaplan, aynı yeri paylaşamaz.
  • İki ucu birden batan iğne yoktur.
  • İncelik (nezaket), insanları size borç para vermekten daha çok bağlar.
  • İnsan bir kitabı her açışında yeni bir şey öğrenir.
  • İnsan canlı bir haznedir, varsıllık ise cansız.
  • İnsan davranışının açığa vurmayacağı giz yoktur.
  • İnsan, iyi şeyi bin günde güç öğrenir; kötü şeyi öğrenmek için bir saat bile çoktur.
  • İnsan kendi yanlışlarım, başkalarının gözleriyle izlemeli.
  • İnsan, mücevheri en son satın alır, ama en önce satar.
  • İnsan, önünde bir amaç görürse, ona erişmek için kanatlanır.
  • İnsan yüz yıl yaşamaz, ama kendine bin yıllık bir kader hazırlar.
  • İnsan yüz yıl yaşamazken, acılar binleri bulur.
  • İnsanın bir üzüntü yüzünden saçını-başını yolması ne denli saçmadır; kellik üzüntülere son vermez ki…
  • İnsanın özyapısını değiştirmektense, dağın yerini değiştirmek daha kolaydır.
  • İnsanlar birbiriyle dost olunca, sular bile durulur.
  • İnsanların ne konuştuklarını dinle, ama ne yaptıklarına da bak.
  • İnsanların yüzlerini tanıyabilirsin, ama yüreklerini asla!
  • İstemsiz (iradesiz) insan, çeliksiz bıçağa benzer.

İş, kararlı adamdan korkar.

  • İvedilik, yanlışı doğurur.
  • İyi bir söz, insanı üç kış ısıtır.
  • İyi bir söz üç kez yinelenirse, bir köpek bile yanıtlar.
  • İyi insanlarla dost olursanız, siz de iyi olmayı öğrenebilirsiniz.
  • İyi okunmamış kitap, sonuna dek gidilmemiş yola benzer.
  • İyileşecek hastalığa ilaç gerek.
  • İyiliği iyilikle, kötülüğü doğrulukla karşıla!
  • İyiliği konuşmak değil, yapmak iyidir.
  • İyiliğine karşı iyilik istemek, yaptığın iyiliği yok
  • etmek ve bu iyilikten dolayı her türlü hak ve hizmeti yitirmek anlamına gelir.
  • İyilik et, komşun duymaz; kötülük et, dünya duyar.
  • İyilik olmayan yerde, hep setler bulunur.
  • İyilik yapan iyi insan için gün çok kısadır, kötülük peşinde koşan kötü insan için de gün çok kısadır.
  • İyimser insan her karavıkımda bir fırsat, kötümser insan her fırsata bir karayıkım görür.
  • İyinin ardına gizlendiği kapı zor açılır; kötünün ardına gizlendiği kapı zor kapanır.
  • Kabalık, sevgiyi öldüren en büyük illettir.
  • Kaçan balık, büyük olur.
  • Kadın sözünü dinlememeli, çünkü kadın kötüdür.
  • Kadını, silahı, bir de katırı ödünç vermemeli.
  • Kadının dilinin uzunluğu, eve felaket getiren merdivendir.
  • Kadının gülümsemesi, vaktin nasıl geçtiğini unutturur.
  • Kadının uzun dili, felâketin eve çıkmasına yarayan merdivendir.
  • Kadınlar ile aptallar, hiçbir zaman bağışlamazlar.
  • Kadınların ilk nimeti iyi, son nimeti çok tehlikelidir.
  • Kâğıt ve fırça adam öldürebilir, bunun için bıçağa gerek yoktur.
  • Kahkahalı bir kulübe, ağlamalı bir saraydan yeğdir.
  • Kalem tutmasmı öğrenen, dilencilik yapmaz.
  • Kalemini şımartma, küçük bir çocuğu aldatma.
  • Kalp ağrıları, kalp ilaçlanyla tedavi edilir.

Kan, kanla temizlenir.

  • Kanatlarının kısa olduğunu bilirsen, uzağa ve yükseğe uçma.
  • Kapağı, vaktinden önce kaldırma.
  • Kapalı duran bir kitap, kâğıt yığınından başka bir şey değildir.
  • Kapı kapalı iken, köpek içeri giremez.
  • Kaplana binen için iniş yoktur.
  • Kaplanı ön kapıdan kovarken, arka kapıdan kurda buyur etmemeli.
  • Kaplanla savaşacaksan, silâhsız çıkma.
  • Kara gömülen ceset, er-geç ortaya çıkar.
  • Karanlığa küfretmektense, küçük bir mum yakmak hayırlıdır.
  • Kardeşler bile dikkatli hesap tutarlar.
  • Kardeşler eller, ayaklar gibidir.
  • Kardeşler tartışırsa, seyirciler yararlanır.
  • Karını akşam azarlama, yoksa yalnız yatarsın.
  • Karını ruhun gibi sev, armut dalı gibi salla.
  • Kartallar yalnız uçar, koyunlar sürüyle gider.
  • Kedinin kuyruğunu kemiren sıçan, yıkımına çağrı çıkarır.
  • Kendi benliklerindeki büyük bölümün yolundan gidenler büyük, küçük bölümün yolundan gidenler küçük adamdır.
  • Kendi eksiklerini ancak yabancı gözüyle görebilirsin.
  • Kendi kendini bağışlamayan insanı, başkaları memnunlukla bağışlar.
  • Kendin için düşündüklerini yakınlarına da dile, ancak böyle mutlu olabilirsin.
  • Kendinden daha iyi insanlarla dost ol, başkalarından daha iyi değil, kendi kendinden daha iyi.

Kendini öven kimse su kabarcığına benzer, iş adamı ise altına.

  • Kendisine güvenilebilen bir dost, bir haznedir.
  • Kesin bir istem (irade) varsa, bir dağ bile ovaya dönüşebilir.
  • Kılıç ne denli keskin olsa da suçsuzu kesmez.
  • Kırgın gönlünü sustur, değer verdiğin dostundan olma!
  • Kim soru sorarsa, beş dakikalık akılsızdır; kim hiç soru sormazsa, yaşam boyu akılsız kalır.
  • Kimse duymasın mı istiyorsun? Kolayı var : yapma!
  • Kimsenin onunde “evet”, arkasından “hayır” deme!
  • Kitabı olan mutludur, ama kitaba gereksinme duymayan daha mutludur.
  • Kitaplar, insanları yanlış yola götürmez.
  • Kitaplarınız okunmadıysa, soyunuz bilgisiz kalır.
  • Kitapsız büyüyen çocuk, susuz yetişen fidana benzer.
  • Komşunun yitiğini kendi yitiğin, kazancını kendi kazancın bil!
  • Komşusunu seven, rahat uyur.
  • Konuğuna: “Tavuğumu keseyim mi?” diye sorma!
  • Konuklar gelince, ev sahibinin gönlü esenlik bulur.
  • Köpek bir şeye bakar, vüz köpek de ona bakar.
  • Körün kulağı açık, sağırın gözü keskindir.
  • Kötü insan, nereye giderse gitsin, kendini belli eder.
  • Kötü söyledim, diye korkma; kötü yaptım, diye kork.
  • Kuru kemik, insanı şişmanlatmaz.
  • Kusurlu bir elmas, kusursuz bir çakıl taşından iyidir.
  • Kuşkulandığın adamla işe girişme, giriştiysen kuşkulanma.
  • Kuyunun içine oturup göğe bakan, pek az şey görür.

Kuyuya bağıran, kendi sesini duyar.

  • Küçük adamın yükselmesi, maymunun ağaca tırmanmasına benzer; yukarı çıktıkça, kıçı daha çok gözükür.
  • Küçük bir taş, büyük bir testiyi kırabilir.
  • Küçük olaylar karşısında dayançlı olmazsan, büyük tasarıları gerçekleştiremezsin.
  • Lafla pilav pişirilmez.
  • Mademki eğiliyorsun, bari adamakıllı eğil.
  • Maliyeci geliyor, kaç!
  • Memur, rüşvet aldığı kimseyi cezalandıramaz.
  • Merdivenle göklere çıkılmaz.
  • Meyve bahçenize bir dostunuzla girdiğinizde dalgın davranırsanız, en büyük nezaketi göstermiş olursunuz.
  • Muhabbet ederken bin söz söylesen az, kavga ederken bir tek söz bile çoktur.
  • Mutlu olması kesin adamın, ivecenlik etmesine gerek yok.
  • Mutluluk, acıların yokluğudur.
  • Mutluluk gelince kim gelmez, mutluluk gidince kim gelir?
  • Mutluluk, yer değiştiren bir buluttur.
  • Mutlulukla mutsuzluk, kendiliklerinden değil, çağırıldıkları için gelirler.
  • Mutsuzluk, kendisine açılan kapıdan girer.
  • Müzikten, yalnız müzisyene söz et!
  • Nasıl yapabileceğini bilmek, yapmaktan daha kolaydır.
  • Ne damattan oğul olur, ne gelinden kız.
  • Ne denli haylazlık yaparsan, o denli tembel olursun.
  • Nereye gidersen, oranın dilini konuş.
  • Oğul, babasının öfkesinden değil de susmasından korku duyar.
  • Okuyunca, ne denli az bildiğini anlarsın.
  • Okuyup öğrenmek, akıntıya karşı yüzmeye benzer: durduğun an seni geri götürür.
  • On bin meslek arasında en yücesi, bilginin mesleğidir.
  • On çöpçatandan, yalnız dokuzu yalan söyler.
  • Orduları, bir gün kullanmak üzere, yıllarca besleriz.

Ormanda odun, göl kıyısında balık satmaya kalkma!

  • Otobüste, tramvayda “yoğun kalabalık” dediğimiz şey, balolarda, düğünlerde “içten bir hava” oluverir.
  • Öfke, rüzgârsız bir okyanusun dalgalan denli yararlıdır.
  • Öğrenmek, akıntıya kürek çekmeye benzer: kim biraz durursa, çok geri gider.
  • Ölçü bilmeyen, varlıklı da olsa, acı çeker.
  • Ölen pars post, insan ad bırakır.
  • Ölmek yaşamm bitişidir, ama her yaşamın bitişi ölüm değildir.
  • Önemli bir işi ağır ağır yapabilmek için, önemsiz bir işi çarçabuk yapmalısın.
  • Para biriktirmek kolaydır, güç olan iyi bir ev bulmaktır.
  • Parayı yitir, ama davayı kazan!
  • Planınız bir yıllıksa pirinç, on yıllıksa orman, yüz yıllıksa insan yetiştiriniz.
  • Protokol ya da seremonial, dostluğun dumanıdır.
  • Put yapanlar, putlara inanamazlar; çünkü nasıl, neden yapıldığını pekâlâ bilirler.
  • Sabah kahvaltısını yalnız ye, öğle yemeğini arkadaşınla paylaş, akşam yemeğini ise düşmanına ver.
  • Sabahtan akşam belli olmaz.
  • Sağır iyi görür, kör iyi işitir.
  • Sakat bir erkek evlat, en yetenekli ve güzel bir kızdan daha değerlidir.

Sandalla mı çıktın yola? Islanmayı göze al!

  • Sarı altının bir pahası vardır, bilgiye paha biçilmez.
  • Sarı ırmağı yöneten, bütün ulusu da yönetebilir.
  • Satın alırken, kulaklarını değil, gözlerini kullan.
  • Sekiz evlik bir köy bile, kendi yurtseverini bulur.
  • Seni birisi üzüyorsa, bu, onu çok sevmediğindendir.
  • Sevgi gerçeklerle yaşar, en küçük yalan bile onu yok eder.
  • Sevgiyi öldüren en büyük illet, kabalıktır.
  • Sıcak bile olsa, su gene sudur.
  • Sıcak herkesindir; soğuk, insanın giysisine göre değişir.
  • Size yapılan kötülüğü adaletle, size yapılan iyiliği ise iyilikle ödüllendirin!
  • Soylu ata bir tek kamçı, olgun adama bir tek söz yeterlidir.
  • Söndüremeyeceğin ateşi yakma.
  • Söz, gönlü açan anahtardır.
  • Su, ilkin yüksek burunlu kayığa girer.
  • Susamadan önce bir kuyu kazınız.
  • Suyun her kaba uyması gibi, sen de her duruma uyma!
  • Şaşırır, az gören insan; Birinin ağzı açıkmış, Deve görmüş ve demiş ki: “Ata bak, kamburu çıkmış!”
  • Tahtıravanda giden ne denli insansa, onu taşıyanlar da o denli insandır.

Talih gülerse, kim gülmez? Talih gülmezse, kim güler?

  • Talihsiz adam için altın bile donuktur; talihli adam için demir bile parlaktır.
  • Tanrı yağmur yağdırmak ya da anan ikinci kez evlenmek isterse, buna kimse engel olamaz.
  • Tarlalarınız sürülmediyse, ambarınız boş olur; kitaplarınız okunmadıysa, çocuğunuz bilgisiz kalır.
  • Temiz yüreklilik, taşı bile parça parça eder.
  • Tok gözlü adam, hiç bir zaman batmaz.
  • Topallayan tavşanı yakalamak için av tüfeğine gerek yok.
  • Uzaklarda oturunca ana-baba, yüksek duvar ardında komşular iyidir.
  • Uzun süre uçurumun içine bakarsan, uçurum da senin içine bakar.
  • Üç adam aynı düşüncede olunca, sarı toprak altın olur.
  • Üç ayak kalınlığındaki buz, bir günde donmaz.
  • Üç sabah erken kalkmak, bir günlük süreye eşittir.
  • Varlık evi, erdem insanı süsler.
  • Varlık, yüreği karartır.
  • Varsıllığı yaratan insandır, insanı yaratan varsıllık değil.
  • Yakın olan iyi komşular, uzak olan akrabadan daha hayırlıdır.
  • Yalnız iki tür insan iyidir : gömülmüşlerle, doğmamışlar.
  • Yalnız yanlış yol vardır, içinden çıkılmaz durum yoktur.
  • Yanlış anlaşılmaktan rahatsız olmayın, iyi anlatıcı olamamaktan rahatsız olun.

Yanlış yöne bir adım atarsanız, doğru yöne yüz adım atmanız bunu karşılamaz.

  • Yanlışlıkla tutuklanabilirsiniz, ama hiç bir zaman yanlışlıkla salıverilmezsiniz.
  • Yapılan iyiliğe karşılık beklemek; iyilikten geri dönmek, onun değerini yitirmek, demektir.
  • Yardımlarını istemezsen, tüm erkekler iyi niyetlidir.
  • Yarın açacak bütün çiçeklerin tohumu, bugünden ekilir.
  • Yasalar yalnız suçluları cezalandırmakla kalmamalı, erdemleri de ödüllendirmelivdi.
  • Yaslı bir gün, sevinçli bir aydan uzundur.
  • Yaşama hırsı içinde birçok deha yaşlanmıştır.
  • Yaşamakla ölmek, bugün de dünkü gibidir.
  • Yaşamda hep canlı olmak istersen, içini sevgiyle doldurman gerektiğini anla!
  • Yaşamımız sınırlıdır, sınırsız olan bilgidir.
  • Yaşarken mahkemeden, öldükten sonra da Cehennemden kork.
  • Yaşım söyleyen kadın, ya genç olduğu için yitirecek
  • bir şeyi yoktur, ya da yaşlı olduğundan kazanacak bir şeyi yoktur.
  • Yaşlanıncaya dek öğrensek bile, bilim tükenmez.
  • Yaşlanıyorum diye korkma, gönlünün yaşlanmasından kork.
  • Yeğnil basan, çok yol alır.
  • Yel esmeyince, kral bile uçurtmasını uçuramaz.

Yel olmayınca, ağaçlar kıpırdamaz.

  • Yelin içinden geçemeyeceği duvar yoktur.
  • Yeni bir insanla tanışmak, sağlığa iyi gelir.
  • Yetenekli bir insanın arkasında, her zaman, yetenekli insanlar vardır.
  • Yılanı vurup öldürmezsen, dönüp seni ısırır.
  • Yılanın ısırdığı insan, bir daha otlar arasında dolaşmaz.
  • Yılanın izinden giden, ölüme gider.
  • Yiğit atlı, ne bilsin, argın ayakları?
  • Yiğit, kılıç önünde baş eğmez.

Yitik, kazanılan paradan doğar.

  • Yokuş aşağı yuvarlanmak, voku§ yukarı koşmaktan daha kolaydır.
  • Yolun ilerisini öğrenmek istiyorsan, oralardan dönene sor.
  • Yumurta taşla kavga etmemeli!
  • Yüksek kuleler gölgelerinin uzunluğu ile ölçülürken, büyük adamlar hasetçilerinin sayısıyla değerlendirilir.
  • Yüksek rütbeli memurların dostluğu, kâğıt gibi incedir.
  • Yükselip de düşmektense, olduğun yerde kal.
  • Yükselmek isteyenler, tutkularına insanlık giysisi giydirmeli.
  • Yürek, gözün görmediğinin yasmı tutmaz.
  • Yüz kez söylemektense, bir kez göstermek yeğdir.
  • Yüz yıllık çalışma, bir saatte yıkılabilir.
  • Zor işten yılma, boş gevezeliklerden yıl.

Advertisement

Leave A Reply