İcra İflas Hukukunda İptal Davası

0
Advertisement

İcra iflas hukukunda iptal davası nedir, hangi durumlarda, nasıl açılır? İptale tabi tasarruflar, yargılama usulü hakkında bilgi.

hukuk

İcra İflas Hukukunda İptal Davası

> İcra ve iflas hukukunda borçlunun borcunu ödememesi halinde borçlunun malvarlığına el konularak satılması ve elde edilen paranın alacaklıya (ya da alacaklılara) ödenmesi şeklindeki süreç icra ve iflas hukukunun temelini oluşturur.

> Hem icra hem de iflas hukukunda, sürecin başında borçluya borcunu ödemesi ihtar olunur. Borçlu bu ihtara rağmen borcunu ödemezse malvarlığı ile ilgili bir dizi tedbir alınır: İcra hukukunda borçlunun mallarının haczedilmesinden, iflas hukukundaysa borçlunun iflasına karar verilmesinden sonra “borçlunun malvarlığı üzerindeki tasarruf yetkisi sınırlanır.” Ancak borçlunun iflastan veya hacizden önceki tasarruf yetkisine dair bir kısıtlama yoktur. Borçlunun haciz ya da iflastan mal kaçırmak amacıyla “haciz ve iflastan önce malvarlığı ile ilgili yaptığı tasarruf işlemleri” için de iptal isteminde bulunmak mümkündür. İşte icra ve iflas hukukundaki bu müesseseye iptal davası denir.

> İptal davası ile borçlunun, hacizden önce mal kaçırarak alacaklısının alacak hakkına zarar vermesi ya da iflastan önce mal kaçırarak veya alacaklılarından birini kayırarak, ona mal devrederek diğer alacaklıların alacak haklarına zarar vermesinin engellenmesi amaçlanmaktadır.

> iptal davası, borçlunun hacizden önce veya iflastan önce yapmış olduğu işlemlerin alacaklara verdiği zararın giderilmesini sağlamaktadır. İİK’de iptale tabi olan tasarruflar belirtilmiştir.

Advertisement

İPTALE TABİ TASARRUFLAR

> Borçlunun üçüncü kişilerle yaptığı tasarrufların hangilerinin iptale tabi olduğunu takdir etme yetkisi hakime bırakılmıştır. Ancak İKK’de iptale tabi tasarruflar ile ilgili bir sınıflandırma da yapılmıştır. Buna göre:

***İvazsız tasarruflar

***Acizden dolayı yapılan tasarruflar

***Zarar verme kastı ile yapılan tasarruflar

1. İvazsız Tasarruflar

> İvazsız (karşılıksız) tasarruflar borçlunun üçüncü kişiden bir karşılık beklemeksizin yapmış olduğu tasarruflardır. İİK’de takipten (haciz – iflas) iki yıl evvel yapılan her türlü bağışlama ve ivazsız tasarrufun geçersiz olacağı belirtilmiştir.

ÖRNEK

Advertisement

Borçlunun bir malını bağışlaması ya da çocuğuna devretmesi eğer son iki yıl içinde gerçekleşmişse, bu devir işlemi iptale tabi olduğundan iptal davası açılabilmektedir. Böylelikle üçüncü kişideki mal satılarak alacakların ödenmesi sağlanabilmektedir. Sonuç itibariyle hem borçlunun mal kaçırmamasına yönelik önlem alınmakta hem de bu tipte bir tasarruf gerçekleşmişse bile alacaklıların hakkının gereği yerine getirilmektedir.

> İKK’de şu işlemlerin ivazsız tasarruf sayılacağı belirtilmiştir:

***Karı ve koca ile usul ve füru, neseben veya sihre n üçüncü dereceye kadar (bu derece dahil) hısımlar, evlat edinen ile evlatlık arasındaki ivazlı tasarruflar

Burada yakın akrabalar ile yapılan işlemlerin karşılığında bir bedel alındığı iddia edilse de, ivazsız tasarruf sayıldığına dikkat edilmelidir.

***Akdin yapıldığı sırada, değerinden çok aşağı bir fiyat ile devredilmiş olan malların sözkonusu olduğu tasarruflar

Örneğin, borçlunun 100.000 TL değerindeki otomobilini 10.000 TL’ye satması halinde bu işlem iptale tabi tasarruf olmaktadır.

***Borçlunun kendisine veya üçüncü bir kişi yararına kaydı hayat şartıyla irat (ömür boyu gelir) ve intifa hakkı tesis ettiği sözleşmeler ve ölünceye kadar bakma sözleşmeleri iptale tabi tasarruflar arasındadır.

> İKK’de son iki yıl içinde yapılan ivazsız tasarruflar içerisinde “mutad hediyelerin istisnai olarak iptale tabi tasarruflardan sayılmadığı belirtilmiştir. Bu açıdan düğün, bayram, doğum günü gibi hallerde verilen hediyeler hakkında iptal kararı verilememektedir.

2. Acizden Dolayı Yapılan Tasarruflar

> Çaresizlikten (acizden) dolayı yapılan tasarruflar haciz yahut iflastan bir yıl önce yapılmışlarsa iptalleri istenebilen tasarruflardan sayılırlar. Böylelikle borçlunun belirtilen bir yıl içinde çaresizlik içinde yapmış olduğu tasarruflar da iptal edilebilmektedir.

> İİK’ye göre şu tasarruflar acizden dolayı yapılan tasarruflardır:

***Borçlunun teminat göstermeyi önceden taahhüt ettiği haller dışında borçlu tarafından mevcut bir borcu temin için yapılan rehinler

Advertisement

***Para veya mutad (bilindik) ödeme vasıtalarından farklı bir şekilde yapılan ödemeler

ÖRNEK
Borçlunun borcuna karşılık evini vermesi

***Vadesi gelmemiş bir borç için yapılan ödemeler
***Kişisel hakların kuvvetlendirilmesi için tapuya verilen şerhler

> Borçlunun acizden dolayı tasarruf işlemi yaptığı üçüncü şahıs borçlunun aciz halinde olduğunu bilmediğini ispat ederse iptal davası görülmez.

Borçlunun borcuna karşılık evini verdiği üçüncü şahıs (alacaklı) borçlunun acz içinde olduğunu bilmediğini ispat ederse evin devredilmesi işlemine karşı iptal davası görülmez.

3. Zarar Verme Kastıyla Yapılan Tasarruflar

> Malvarlığı borçlarına yetmeyen bir borçlunun, alacaklılarına zarar verme kastıyla yaptığı tüm işlemler borçlunun içinde bulunduğu mali durumun ve zarar verme kastının, işlemin diğer tarafınca bilindiği veya bilinmesini gerektiren açık emarelerin bulunduğu hallerde iptal edilir.

> Zarar verme kastıyla yapılan tasarruflarda, “bu işlemin yapıldığı tarihten itibaren borçluya karşı beş yıl içinde” haciz veya iflas yoluyla takip yapılmışsa iptal davası açılabilir.

B. İPTAL DAVALARINDA YARGILAMA USULÜ

> iptal davası basit yargılama usulüne göre genel mahkemelerde görülür.

> Hakim, iptale tabi tasarrufların konusu olan mallar hakkında alacaklının talebi üzerine ihtiyati haciz kararı verebilir.

> İptal davası icra yoluyla takipte ve iflas yoluyla takipte başvurulabilen bir davadır. Hacizde borçlunun malvarlığının borcunu ödemeye yetmemesi halinde “alacaklı (davacı)” iptal davası açarak borçlunun hacizden önce üçüncü şahsa devrettiği malın haczedilmesini isteyebilir. Bu durumda alacaklı davayı kazanırsa mal haczedilerek satılır ve satıştan elde edilen para alacaklıya ödenir. Alacaklıya yapılan ödemeden para artarsa artan para borçlunun malı devretmiş olduğu üçüncü şahsa ödenir. Hacizdeki iptal davası borçlu ve üçüncü şahsa karşı açılır.

> İflas yoluyla takipte iptal davası “iflas idaresi (davacı)” tarafından yalnızca üçüncü şahıs (davalı) aleyhine açılır, iflas idaresi dava açmamayı tercih ederse, iptal davası açma hakkını müflisin alacaklılarından birisine devredebilir.

Advertisement

> Hakkında iptal davası açılmış olan tasarrufa konu olan mal üçüncü şahıs tarafından başka birisine devredilmişse, iptal davasının konusu; üçüncü şahsın iptal davasına konu malın değeri oranında tazminata mahkum edilmesidir.

> İptal davasını kaybeden üçüncü şahıs malın bedelini borçludan veya iflastaysa iflas masasından isteyebilir.

> Kendisine bağış yapılan iyiniyetli ise yalnızca iptal davası açıldığında elinde bulunan miktarı geri vermeye mecburdur.

> İptal davası açma hakkı, hak düşürücü bir süreye bağlanmıştır. İptal davası, iptale tabi tasarrufun yapıldığı andan itibaren beş yıl içinde açılmalıdırç


Leave A Reply