İkinci Meşrutiyet Dönemindeki Siyasi Gelişmeler

0
Advertisement

2. Meşrutiyet ne zaman ve nasıl ilan edidli? İkinci Meşrutiyet döneminde yaşanan siyasi gelişmeler nelerdir, 31 Mart İsyanı hakkında bilgi.

İkinci Meşrutiyet Dönemindeki Siyasi Gelişmeler

Meşrutiyetin İlanı (1908)

1876’da ilan edilmiş olan I. Meşrutiyet dönemindeki Kanun-ı Esasi, Osmanlı padişahına meclisi kapatma yetkisi vermişti. II. Abdülhamid bu yetkiye dayanarak 1877-1878 Osmanlı-Rus Savaşı’nın getirdiği büyük sıkıntıları ileri sürerek meclisi kapattı. Böylece I. Meşrutiyet Dönemi sona erdi. Bu tarihten sonra II. Abdülhamit, devletin otoritesini yeniden kurmak için baskı uygulayarak özgürlüklerin kısıtlandığı bir anlayışla ülkeyi yönetmeye başladı. I. Meşrutiyetin ilanında büyük bir paya sahip olan Genç Osmanlılar Cemiyeti dağıtıldı.

Bu olaylar sırasında meşrutiyet yanlısı bazı aydınlar, 1889’da İttihat ve Terakki (Birleşme ve İlerleme) Cemiyeti’ni kurdular.

Bu sırada 1908’de Rus Çarı ile ingiltere Kralı, Reval Görüşmeleri’ni yaparak;

Advertisement

✓ Makedonya’nın Osmanlı yönetiminden koparılmasını,

✓ Osmanlı topraklarındaki Hristiyanlar için ıslahatlar yapılmasını,

✓ Boğazlar meselesini görüştüler.

İttihat ve Terakki yöneticileri, Avrupalıların Osmanlı Devleti’ni parçalamalarının önüne geçmek ve Meşrutiyeti yeniden ilan ettirip, anayasayı yürürlüğe koydurmak için Abdülhamid’e baskı yapmaya başladılar.

İttihat Terakki üyesi olan Niyazi Bey Manastır’da, Enver Bey de Selanik’te kendilerine bağlı askerlerle birlikte isyan ederek dağa çıktılar, isyanın bütün yurda yayılmasından çekinen II. Abdülhamid, 24 Temmuz 1908’de anayasayı yürürlüğe koyup II. Meşrutiyeti ilan etmek zorunda kaldı.

Fakat ülke genelindeki iç karışıklıklar, II. Meşrutiyetin ilanı sonrasında da devam etti.

Advertisement

✓ Bulgaristan, bağımsızlığını ilan etti,

✓ Avusturya-Macaristan, Bosna-Hersek’i topraklarına kattığını ilan etti,

✓ Girit, Osmanlı Devleti’nden ayrılarak, Yunanistan’a bağlanma kararı aldı.

Otuzbir Mart İsyanı (1909)

Meşrutiyetin ilanından sonra özellikle İstanbul’da suikastler de arttı. Bütün bu gelişmeleri fırsat olarak değerlendiren meşrutiyet karşıtları, 13 Nisan 1909’da istanbul’da ayaklanma çıkardılar. Otuzbir Mart Vak’ası olarak bilinen bu ayaklanma, Mahmut Şevket Paşa komutasındaki Hareket Ordusu tarafından bastırıldı. Hareket Ordusu, Selanik’teki karargahından istanbul’a gelerek isyancıları cezalandırdı.

Otuzbir Mart Vak’ası, Osmanlı Devleti’nde yönetim şekline karşı çıkan ilk isyan olarak bilinir.

Osmanlı Devleti’nde ilk defa ordu birlikleri bir yenilik hareketinin devamını sağlamak için devlete destek vermişlerdir.

Mustafa Kemal, bu orduda görevli subaylardan biri olarak isyanın bastırılmasında görev almıştır.

Bu olayın ardından meclis toplanarak; isyanın çıkmasında padişahın yetersizliğini olduğu iddiasıyla II. Abdülhamid’i tahttan indirdi ve yerine V. Mehmet Reşat padişah olarak ilan edildi.

Yürürlükteki anayasanın bazı maddelerinde değişiklikler yapılarak padişahın meclisi açma kapama, kişileri sürgüne gönderme, savaş ve barış kararı alma yetkileri sınırlandırıldı. Bu yönüyle II. Meşrutiyet dönemi anayasası, daha önceki anayasaya göre daha demokratik özellikler kazanmıştır.

Advertisement


Leave A Reply