Saba Sahar kimdir ve ne yapmıştır? Afgan film yapımcısı ve kadın hakları savunucusu ve polis olan Saba Sahar’ın hayatı ve yaptıkları hakkında bilgi.
Saba Sahar
Saba Sahar (Kabil, 28 Ağustos 1975) Afgan bir film yapımcısıdır. Ülkedeki ilk film yönetmeni olarak kabul edilen oyuncu, senarist, yönetmen ve film yapımcısıdır. Film kariyeri boyunca Afgan kadın hakları aktivizmiyle öne çıktı. Aynı zamanda bir polis memuru, Kabil’de Toplumsal Cinsiyet İşleri Özel Polis Şefi Yardımcısıdır. 25 Ağustos 2020’de işe giderken Kabil’de vuruldu. Ciddi şekilde yaralandı.
Hayatı
Polis memuru olarak eğitilmiş ve 1990’ların başında 14 yaşında İçişleri Bakanlığı’nda göreve başlayan Sahar, şu anda Teğmen rütbesine sahip olup, kariyerine devam ederken Cinsiyet İşleri Özel Polis Şefi Yardımcısıdır. Oyuncu, yönetmen ve film yapımcısı olarak da çalışmaktadır. Prodüksiyonları genellikle polis dramalarıdır ve kendisini canlandırdığı “kahraman”, yolsuzluğa, Taliban’a, uyuşturucu kaçakçılarına karşı adaleti ve dürüstlüğü savunan bir kadın memurdur.
Afgan başkentinde hâlâ tiyatrolar ve sinemalar varken Kabil’de büyüdü, her zaman oyuncu olmak istedi. 8 yaşında ailesinin izni olmadan ilk kez Kabil tiyatrosunda sahneye çıktı, ancak babası onun performansını görünce sonunda izin verdi.
1996’da Taliban hükümeti sinemayı ahlaki yolsuzluk olduğunu iddia ederek yasakladığında ilk senaryosunu yazıyordu. Taliban milisleri Afganistan’ın devlet film şirketinin bürolarına baskın düzenledi, buldukları her şeyi yaktı ve ülkenin arşivlerinin çoğunu imha etti. Sahar Pakistan’a kaçtı. Bazı arkadaşları o kadar şanslı değildi ve öldürüldü.
Amerika Birleşik Devletleri’ne sığınma başvurusunda bulundu ve 2001’de vize aldı, ancak Taliban hükümeti düştüğünde Kabil’e döndü ve Afgan film endüstrisini yeniden inşa etmek amacıyla kendi prodüksiyon şirketini kurdu.
Kadın hakları savunucusu kaçtığı tehlikenin farkında … “Her sabah evden çıktığımda beni öldürebileceklerini, ailemi bir daha asla göremeyeceğimi biliyorum.” “Afgan kadınları erkeklerin yaptığı her şeyi yapabilir”, (…) “Kızlarını ve eşlerini eve kapatan muhafazakarlara kendilerini eğitmek için dışarı çıkmalarına izin vermeleri gerektiğini göstermek istiyorum. Biraz para kazanın ve Afganistan’ın yeniden inşasına yardım edin. ”
Yıllar boyunca çeşitli tehditler aldı. 2014’te “Sevdiklerime veda etmemi söylediler çünkü yakında öleceğim” diye açıkladı.
İlk filmi The Law (2004) büyük bir başarıydı. Gösteri yapmak için sürgünden Afganistan’a döndü.
Passing the Rainbow adlı filmi, 2010 yılında Chelsea College of Art and Design’da bir sanat enstalasyonunda sunuldu.
Silahlı Saldırı
25 Ağustos 2020’de üç silahlı adam Kabil’in batısında Sahar’ın arabasında vurdu. Saldırının Afganistan’daki kadın haklarını savunmayla ilgili olduğuna inanılıyor. Mide yarası ile hastaneye kaldırıldı.
Uluslararası Af Örgütü, siyasi aktivistlerin, insan hakları savunucularının, gazetecilerin, aktörlerin ve aktrislerin suikast girişimlerini kınayarak saldırının soruşturulmasını talep etti.
İki hafta önce, aynı zamanda bir kadın hakları aktivisti olan Fawzia Koofi de saldırıda yaralandı. Koofi, Afganistan içi barış görüşmelerinde müzakere ekibinin bir parçasıydı.
