Şeyhülislam Arif Hikmet Bey Kimdir?

0
Advertisement

Şeyhülislam Arif Hikmet Bey kimdir? Divan şiirinin son temsilcilerinden birisi olan Şeyhülislam Arif Hikmet Bey hayatı ve eserleri ile ilgili bilgiler.

Şeyhülislam Arif Hikmet Bey Kimdir?

Arif Hikmet Bey (şeyhülislam), tam adı Seyyid Ahmed Arif Hikmet (d. 18 Kasım 1786, İstanbul – ö. 21 Mart 1859, İstanbul), divan şiiri geleneğini sürdüren son şairlerden. Ayrıca şuara tezkiresi ile tanınır.

Önemli devlet görevlerinde bulunan bir aileden gelir. Babası III. Selim dönemi (1789-1807) Rumeli kazaskerlerinden İbrahim İsmet Bey’dir. Ârif Hikmet Bey babasından aldığı derslerden sonra medrese öğrenimi gördü. 1816’da Kudüs, 1820’de Mısır, 1823’te de Medine kadılıklarına getirildi. 1826’da İstanbul payesini aldı. 1828’de İstanbul kadılığına atandıysa da bu görevi kabul etmedi. 1829’da nüfus tahririne memur olarak Rumeli’ye gitti. 1830’da nakibü’l-eşraf, 1833’te Anadolu kazaskeri oldu. 1834’te nakibü’l-eşraflık görevinden istifa etti. 1838’de Rumeli kazaskerliğine, 1839’da Meclis-i Vâlâ-yı Ahkâm-ı Adliye üyeliğine getirildi. 1840’ta Tanzimat’ın getirdiği yeni uygulamaları denetleme göreviyle Rumeli’ ye gönderildi. Dönüşünde Dar-ı Şûra-yı Askeri üyeliğine atandı. 1845’te Mekkizade Mustafa Âsim Efendi’nin ölümü üzerine şeyhülislamlığa getirildi. Yüz_ beşinci Osmanlı şeyhülislamı olan Ârif Hikmet 1854’te bu görevden ayrıldı. Tanzimat’tan sonra rüştiyelerin (ortaokul) açılmasına ve ejitimin yaygınlaşmasına katkıda bulunan Arif Hikmet Bey, şeyhülislamlıktan ayrıldıktan sonra kendini edebiyat çalışmalarına verdi. Medine’de bir kütüphane yaptırarak buraya 5 binden çok kitap bağışladı.

Ârif Hikmet Bey Tanzimat sonrası yeniliklerden etkilenmedi. Türkçe şiirleri yanında Arapça, Farsça şiirler de yazdı. Şiirlerinde Nef’î, Nabî ve Nedim’in etkileri görülür. Divan’ı, Şeyhülislam Hüsameddin Efendi tarafından toplanıp düzenlenerek bastırıldı (ös 1866). Arapça, Farsça ve Türkçe olmak üzere üç bölümden oluşan bu Divan’daki Türkçe şiirler arasında en çok gazel ve tarihler göze çarpar. Ârif Hikmet Bey Divan’ında Bahaeddin Nakşibendi’yi ve tarikatını överek, babasının da bağlı olduğu bu tarikata girdiğini anlatır. Onun için kendisine en-Nakşibendi ve el-Hiiseyni de denir.

Tezkire-i Şuara ya da Ârif Hikmet Tezkiresi adıyla da bilinen ve Arap alfabesindeki “He” harfine kadar gelen tezkiresinde 1834/35’e değin yetişmiş toplam 210 şairin yaşamı ile ilgili kısa bilgiler ve şiirlerinden örnekler verir. Azeri şairleriyle İran şairlerini de anlatır. Mecmuatü’t-Terâcim adlı Arapça yapıtında 1134 ünlü âlim ve şairin yaşamöyküsünü verir. Kâtip Çelebi’nin ünlü Keşfü’z-Zünun adlı bibliyografik yapıtına zeyl (ek) olarak yazmaya başladığı Zeylül-Keşfü’z-Zünun ancak C harfine kadar gelebilmiştir. Hülasatü’l-Makalat fi Me-calisi’l-Mükâlemat adlı yapıtı, babası İbrahim İsmet’in delege olarak bulunduğu Mü-kâlemat-ı Siyasiyye Meclisi’nde kabul edilen anlaşma metinlerinin derlemesidir.

Advertisement

Leave A Reply