Amanos Dağları Hakkında Bilgi

0
Advertisement

Amanos Dağları nerededir, ne kadar yüksekliktedir, isimleri nelerdir? Amanos Dağları coğrafi konumu, özellikleri hakkında bilgi.

Amanos Dağları

Amanos Dağları, amanoslar ya dâ Nur Dağları olarak da bilinir, Akdeniz Bölgesi’nde Toroslar sistemine bağlı dağ sırasıdır. Güneybatıda Hınzır Burnundan kuzeydoğuda Kahramanmaraş yakınlarına kadar uzanır. Kıbrıs’taki dağların uzantısı olarak Hatay yöresinde beliren Toroslar’ın dış sıralarını oluşturur. Uzunluğu 180 km, genişliği güneyde 20 km, kuzeyde ise 30 km’dir. Güneyde kıyıya yakın olarak birdenbire yükselen Amanos Dağlan, bölgenin kuzeyine doğru kıyıdan biraz uzaklaşır. Amanos Dağları güneyde Asi Irmağının vadisiyle, doğuda Kahramanmaraş-Hatay Çöküntü oluğuyla sınırlanır. Böylece, batıdaki İskenderun Körfezi ile doğudaki çöküntü alanı (graben) arasında yükselen dik bir horst niteliği taşır.

Amanos Dağlarının yükseltisi güneyden kuzeye doğru artar: Musa Dağında 1.281 m olan yükselti kuzeydeki Kabayar Tepesinde 1.698 m’ye, Akça Dağında 1.795 m’ye çıkar. Amanos Dağlarının en yüksek noktası Daz Dağında 2.240 m’ye erişen Mığırtepe’dir.

Amanos Dalları özellikle batı yamaçlarından inen ve iskenderun Körfezine dökülen kısa ve hızlı akışlı akarsularla derin bir biçimde yarılmıştır. Bu akarsu vadileri, İskenderun-Antakya karayoluna geçit veren ve eskiden ulaşım açısından büyük önem taşıyan Belen Geçidi ve kuzeydeki Gâvur (Nur) Dağı Geçidi ile Amanos Dağlarının aşılmasına olanak sağlar. Günümüzde Osmaniye ile Gaziantep arasındaki karayolu ulaşımı, Gâvur Dağı Geçidi’ni aşmaya gerek kalmadan yeni açılan yoldan yapılır. Daha kuzeyde, Adana-Toprakkale-Osmaniye-Fevzipaşa demiryolu, Amanos Dağlarını Bahçe tüneliyle aşar.

Amanoslar’ın temelini, orta ve kuzey bölümde Alt Paleozoyik’in (Birinci Zaman) Silüriyen ve Devoniyen dönemlerinde (y. 430-345 milyon yıl önce) oluşmuş şistler, fillatlar ve kuvarsitler ile bunların altında bulunan ve Hassa çevresinde küçük bir bölgede yüzeye çıkan Prekambriyen (y. 4 milyar ile 570 milyon yıl önce) tarihli billur şistler oluştufur. Bunların üstüne Jura (y. 190-136 milyon yıl önce) ve Kretase (y. 136-65 milyon yıl önce) dönemlerinde oluşmuş kalker ve çakılkayalar (konglomeralar) ile yeşil kayaçlar (özellikle serpantin, diyorit ve granodiyorit) biner. Yeşil kayaçlar dağın batı ve güneyinde geniş bir alana yayılır.

Advertisement

Dağların Akdeniz’e bakan yamaçlarında 900 m’ye kadar yapraklarını dökmeyen ve sürekli yeşilliğini koruyan makiler vardır. 400-900 m arasında makilerle birlikte kızıl-çamlar ve bazı meşe türleri görülür. Kızıl-çamlar 1.000 m yüksekliğe kadar uzanır. Özellikle kuzeye ve batıya bakan yamaçlarında 1.100-1.600 m arasında kara çam ormanları yer alır. Bu ormanlara Toros gök-narı, ladin ve ardıç ile titrek kavak, kayın, akçaağaç gibi yapraklarını döken ağaçlar karışır. Amanoslar’ın 1.400-1.800 m yüksekliklerinde sedir ormanları yaygındır. Akdeniz’e bakan nemli güneybatı ve batı yamaçlarında bu ormanlar 1.000-1.200 m’ye kadar inmektedir. Amanos sedir ormanlarının yayılış alanında ayrıca Toros göknarı, kara çam, bazı meşe türleri ile ardıç, akçaağaç ve oldukça geniş bir alanda kayın karışmıştır. Kayınlar özellikle 1.700-1.800 metreler arasında yoğundur. Doğu yamaçlarında daha çok çalı ve ağaççıklardan oluşan bir bitki örtüsü yaygındır. Özellikle makiler ve kızıl çamlar ile bazı meşe türleri vardır. Dağların yalnızca kuzeybatı kesimi üzerinde ve 2.000 m yükselti kuşağında Alp tipi çayırlar yer alır.

Amanoslar bütün yıl oldukça yüksek oranda yağış alan bir yöredir. Temelde Akdeniz iklim kuşağında olmasına karşın yağışlar yazın da oldukça fazladır. Bu nedenle Amanos Dağları, alt yamaçlarında ve eteklerinde yer alan tarla ve bahçeler için önemli bir su kaynağıdır. Gür akışlı birçok kaynağın bulunduğu dağların üst yamaçlarında ve özellikle Akdeniz’e bakan yüzünde ormanın yanı sıra zengin bir ormanaltı florası vardır. Bu özelliği nedeniyle batı yamaçlarındaki orman sıklığı ve türü Doğu Karadeniz’i andırır.

Amanos Dağlarında zengin krom, demir ve manganez yatakları vardır. Son yıllarda da nikel çıkarmak için denemeler yapılmaktadır.

Gerek batı kıyısının nemli ve boğucu sıcak havasından, gerek doğusundaki kavurucu sıcaktan kurtulmak için yazın pek çok kişi dağlardaki yaylalarda konaklar. Bunlardan başlıcası Belen ve Zorkun yaylalarıdır. Bu özelliği nedeniyle, gelecekte dağ turizmi açısından önemli bir yöre olması beklenmektedir.


Leave A Reply