Aslanlı Kapı (Hattuşa) Hakkında Bilgi

0
Advertisement

Aslanlı Kapı nedir, nerededir? Aslanlı Kapı’nın özellikleri, hangi döneme aittir, tarihi hakkında bilgi.

Aslanlı Kapı

Aslanlı Kapı

Aslanlı Kapı; Çorum ilinin Sungurlu ilçesindeki Boğazköy’de (Hattuşa) Hititlere ait sur kapısıdır. Anadolu’da askeri nitelikte ilk devleti kuran Hititler (İÖ 1900-1200), anıtsal mimarlığın da temelini attılar. Kentlerini hep surlar içine kurdular ve savunma sistemine aşırı özen gösterdiler. Barış sırasında kente giriş çıkışı sağlayan kent kapılarının, savaş sırasında sur sisteminin en zayıf bölümünü oluşturduğunu fark edip, bu zayıflığın getireceği tehlikeleri önlemeye çalıştılar. Bu nedenle kent kapılarında ustaca tasarımlar uyguladılar ve Hitit yazılı kaynaklarında KA. GAL (büyük kapı) ideogramıyla ifade edilen anıtsal kapı yapıları inşa ettiler.

Bu yapıları koruyuculuklarına inandıkları güç simgelerinin heykel ya da kabartmalarıyla bezeyip, kente kötülüklerin girmesini engellemeye çalıştılar. Aslanlı Kapı da Hitit başkenti Hattuşa‘nın Yukarı Kent diye adlandırılan bölgesindeki bu tür sur kapılarından biridir ve adını girişin iki yanındaki koruyucu aslan heykellerinden alır.

Hitit anıtsal kapıları genellikle Boğazköy’ deki Aslanlı Kapı’da da uygulanan ana plana göre yapılırdı. Dışa bakan kapı geçidinin “biraz içeriye çekilmesiyle oluşmuş bir ön avlu ve anıtsal iki kule arasında üstü kapalı bir kapı odası, bu ana planı oluştururdu. Dışarıdaki ön avludan kapı odasına, buradan da kentin içine yol veren kapı geçitleri çift kanatlı kapılarla örtülürdü. Yapının duvarı dikdörtgen ya da çokgen biçimli kiklop (büyük boyutlu) taşlardan örülürdü. Kapı sövesi bindirme tekniğinde yontma taşlar kullanılarak sivri bir kemer biçiminde bitirilirdi.

Kentin dışından Aslanlı Kapı’ya, yer yer sur duvarlarına paralel bir rampayla ulaşılırdı. Rampanın sur duvarına paralel yapılmasının nedeni, kapıya saldıran düşmanı, savunma güçlerine yanını dönmek zorunda bırakarak kolay bir hedef olmasını sağlamaktı. Kapı odasının dışındaki ön avlu, buraya ulaşan düşmanı üç yandan sarılı bir alanda sıkıştırıp etkisiz hale getirmek amacıyla düşünülmüştü. Kapı odasının iki yanında, odanın içine açılan birer kapı geçidinin bulunması da gene düşmanın burada yok edilmesini sağlamak içindi. Hititler gene de bu ustaca önlemlerle yetinmeyip, inançlarına uygun biçimde kapıyı bir de koruyucu aslanlara emanet etmişlerdi.

Advertisement

Aslanlı Kapı’nın girişinde kapının iki yanında cepheden betimlenmiş birer aslan heykeli yer alır. Sağ taraftakinin başı kırıktır. Sol taraftaki ise günümüze değin çok iyi korunagelmiştir. Aslanların özellikle cepheden tüm ayrıntıları ile çok iyi işlendikleri görülür. Yeleleri dalgalı ve birbirine paralel yatay çizgiler halindedir. Gövdeleri iri, bacaklarıysa oldukça kısa olduğu için görünümleri hantaldır. Bugün yerinde olmayan gözlerin başka bir maddeden kakma işçiliğiyle yapıldığı anlaşılmaktadır. Kulakları yuvarlak, ağızları açık, dilleri sarkık bu aslanlar yaklaşık İÖ 14-13. yüzyıllara tarihlenir.


Leave A Reply