Evrendeki Ölçü ve Ahenk

0
Advertisement

Evrendeki ölçü ve ahenk konusu ile ilgili olarak yazılmış evrendeki ölçü ve ahenk konusunda açıklık getiren yazımız.

Evrendeki her varlık bir ölçü ve ahenk içerisinde yaratılmıştır. Bütün varlıklar arasında tam bir uyum ve birbirileri için var edildikleri görülür. Dünya dengesinin her şeyde eksiksiz olarak var olduğuna şahit oluyoruz. Bütün bu nimetler ve güzellikler biz insanların emrine verilmiştir. Kuran-ı Kerim’de Yüce Allah(c.c), “insanı, yeryüzünde kendisinin halifesi olarak en güzel ve en akıllı şekilde yarattığını…” haber vermiştir. Buna karşılık da İnsan itikadi, ahlaki ve fiziki her şeyi kavrayabilecek özelliklere sahip yaratılmıştır. Böylece insan, dünya güzelliklerinden zevk alabilsin, yaradılış gayesine yönelik istenilen şeyleri yapabilsin.

Dünyada verilen bütün nimetler hem iyi hem de güzel yaratılmıştır. Örneğin; Gökyüzü kusursuz ve direksiz bir şekilde asla gözü yormayacak hayat dolu bir zenginlik hazinesi şeklinde yaratılmıştır. Atmosfer, galaksiler, Samanyolu, güneş ve sayısız yıldızlar, bitmeyen, tükenmeyen enerji ve su kaynakları, bunların dönüşümleri tam bir ölçü ve eğilime göre yaratılmıştır. Baharda her şeyin kendi renginde canlanması, canlıların üremeleri ve beslenmeleri tam bir dengenin varlığını göstermektedir. Dikkatle baktığımız bir kelebeğin süslü kanatları ve narin vücudu insanda hayranlık duygusunu gösterirken bizi bu kadar emsalsiz ve zengin çeşitleri yoktan var eden ilâhî güce teslim olmaya davet etmektedir. Kur’an-ı Kerim’de Cenâb-ı Hak; ” Biz yakın göğü, bir süsle, yıldızlarla süsledik” (Saffat:6) ve “Andolsun, biz gökte bir takım burçlar yarattık ve seyredenler için onu süsledik.”. (Hicr:16)

“Ondan yeşillikler çıkardık. Ondan yığın yığın taneler, hurmaların tomurcuklarından sarkan salkımlar, birbirine hem benzeyen hem de benzemeyen üzümlerden, zeytinden ve nardan bahçeler yapıp çıkarıyoruz. Meyvesine, bir meyve verdikleri zaman bir de olgunlaştıkları zaman bakın.” (En’am:99)

” Hayvanları da o yaratmıştır. Onlarda sizi ısıtacak şeyler ve birçok faydalar vardır. Onların etlerinden yersiniz; akşamleyin getirip sabahleyin salarken onlarda sizin için bir zevk (güzellik)vardır.”(Nahl:5-6)

” Bakmazlar mı yağmur yüklü bulutlara ve görmezler mi nasıl yaratılmış onlar? Ve bakmazlar mı göğe, nasıl yükseltilmiş? Ve dağlara nasıl sağlamca dikilmiş? Ve toprağa nasıl yayılmış?” (Ğaşiye:17-20) Yukarıda meallerini verdiğimiz birkaç ayetten anladığımız şey, kâinattaki her şey tesadüfü olarak yaratılmamış olduğudur.

Advertisement

Evrendeki her şey zerre kadar kendi ölçüsünde şaşmaz mükemmel bir düzen, uyum ve ahenge sahiptir. Bir an dünyamızın kendi eğiliminden milimetrik sapmalarla ekseninden ayrıldığını düşünelim! Bazı kıtalar kavrulurken, diğer kıtalar dondurucu ve hayatı yok edici hale gelir. Amerikalı bir bilim adamı, “havada bulutlar toplandığında çok korktuğunu çünkü yağacak şeyin yağmur olabileceği gibi yakıcı asit de olma ihtimali bulunduğunu” söylemiştir.

Bütün bu örneklerden şu hakikat anlaşılmaktadır ki Allah (c.c.), bütün evreni, aslâ şaşmaz ve sarsılmaz bir düzen içerisinde, insanı hayran bırakan bir uyum ve güzellikte yaratmıştır.

İnsan ve Estetik

İnsan yalnızca düşünen, üreten, inanan bir varlık değil, aynı zamanda sanat eseri meydana getiren bir varlıktır. Öyle ise sanat, ferdi planda fıtrî, tarihi ve sosyolojik anlamda evrensel bir olgudur. Bütün varlıklardan üstün ve akıl nimeti ile birlikte yaratılan insanoğluna, doğuştan estetik ve güzellik duygusu verilmiştir. Çünkü Yüce Allah “Biz insanı en güzel ve en mükemmel bir şekilde yarattık” diye buyurmuştur, insanların güzel ve estetiği sevmeleri, onu tercih etmiş olmalarının sebebi, kendilerine verilen akıl sayesindedir.

Bu özelliklerinden dolayıdır ki insan, güzellikleri tanıma ve kavrama, onlardan zevk alma ve estetik değerler kazandırma kabiliyetine sahiptir. “Size suret verip, suretinizi en güzel şekilde yaratmıştır, dönüş onadır.” (Tebağun:3) Tarihten günümüze medeniyetlerin oluşması, harikulade eserlerin ortaya konulması, sürekli icatların ve yapılanların daha mükemmeline ulaşma arzusu, insanın bu özelliğinden kaynaklanmaktadır. Estetik anlayışı ise insanın iç dünyasında ahenk ve mutluluk oluşturur, bireyi huzurlu ve mutlu kılmaktadır.

Advertisement


Leave A Reply